17
Yorum
37
Beğeni
5,0
Puan
1673
Okunma

Kızıllaşır şafak, biterken akşam
Kızıla sarı renk, ne de yakışmış
Bulutlara bir bak, o ne ihtişam
Buluta da ahenk, ne de yakışmış
Duygu değil midir, aşkın direği
Aşk denen o iksir, gönlün çerağı
Bir bakış yakarken, deli yüreği
Aşığına bu cenk, ne de yakışmış
Sevgi karşısında, eriyor demir
Senin sevdalınım, gözleri kömür
Bir yastıkta geçti, koca bir ömür
Aşkımıza mihenk, ne de yakışmış
Sevdadır sevenin, başında dönen
Her gün ateşlerde, yürektir yanan
Yan yana durunca, can ile canan
Boyu boyuna denk, ne de yakışmış
Mutluluk, huzur da, seven elinde
Şarkılar olmalı, her an dilinde
Beste inliyorken, cümbüş telinde
Sazlarıma bu henk, ne de yakışmış
İç çekip o anı, bir bir yaşarken
Hazanda dallarda, renkler coşarken
Oturup izlerken, yaprak düşerken
Parklara ahşap bank, ne de yakışmış
Lüzumsuz tükendim, aşk üzre bende
Yakışır dudağa, en tatlı hande
Tebessüm ederken, güzellik sende
Gamzelere şu enk, ne de yakışmış
Sadık DAĞDEVİREN
Aşık LÜZUMSUZ
ETEK YAZILARI
ÇERAĞ: 1. Mum, kandil, lamba vb. ışık veren araç, çırağ. 2. Işık, çırağ.
MİHENK: 1. min. Mihenk taşı. 2. mec. Birinin değerini, ahlakını anlamaya yarayan ölçüt.
HENK: Oyun, cümbüş, eğlence: Henk zamanları yavaş yavaş geliyor
ENK: Parmağın, birleştiği yer.2-Çene kemiklerini birleştiği yer
5.0
100% (30)