12
Yorum
31
Beğeni
5,0
Puan
1707
Okunma

ŞAH BEYİT
Leblerin kızıl gonca, işveli, nazan mısın ?
Didelerin de pür-ü nur, sen nâr-ı suzan mısın ?
Aşık Lüzumsuz
AÇIKLAMASI
Dudakların kızıl gül, cilveli nazlı mısın
Gözlerin nurlu ışık, ateşle yakan mısın
Aşık Lüzumsuz
BEYİTTE KULLANILAN SÖZCÜKLER
LEB: Dudak
KIZIL GONCA: Kızıl gülün açmamış hali
İŞVE: Kadınların ilgi çekmek, gönül çelmek için takındıkları hoş, aldatıcı tavır, kırıtma, naz, cilve, eda
NAZAN: Nazlanan
DİDE: Göz
PÜR: Dolu
NÛR : Aydınlı, Işık, Pırıltı, Ziya
NÂR: Aşk ateşi
SUZAN: Yakan, yakıcı, ateşli, coşkulu
ŞAH BEYİT: Divan Edebiyatı’nda bir gazelin en güzel ikiliğine (Beyitine) verilen addır.
--------------------------------------------------
RUBAİ
Gönlü gülzâr-ım da dır, ram eden kızıl lale
Ay’ı sarmış besbelli, kutsal, nurlu bir hâle
Ben irem-i isterim, hülyadır gördüklerim
Kandıramaz yâr beni, olsa da aşk, şelâle
Aşık Lüzumsuz
Gönlün gül bahçesinde, boyn’eğen kızıl lale
Ay’ı, çevrelemiştir, nurlu olan bir ışık
Ben cenneti isterim, düş, hayal gördüklerim
Kandıramaz sevgili, olsa da aşk çağlayan
Aşık Lüzumsuz
RUBAİ’DE GEÇEN DÖZCÜKLER
GÜLZAR: Gül bahçesi
RAM: Boyun eğen
KIZIL LALE: Kırmısı açan Lale
NUR: Işık
HÂLE: Ay’ın çevresindeki, dumansı halka
İREM: Cennet
HÜLYA: Hâyel, düş
YÂR: Sevgili, canan
ŞELALE: Yüksekten düşen su
Rubai’nin Özellikleri:
Kafiye düzeni aaxa ya da aaaa biçimindedir.
Rubailerde aşk, şarap, dünyanın türlü nimetlerinden yararlanma, hayatın anlamı ve hayat felsefesi, tasavvuf ve ölüm gibi konular işlenir.
Rubai diğer nazım şekillerinden farklı olarak özel bir ölçüyle yazılır. 24 kalıbı vardır.
Rubaide ilk iki dize fikrin hazırlayıcısıdır. Asıl söylenmek istenen düşünce 3. veya 4. dizede ortaya çıkar.
Genelde mahlasız şiirlerdir.
Rubai Edebiyatımıza İran Edebiyatından geçmiştir.
Rubai’nin en büyük şairi İranlı Ömer Hayyâm (12.Yüzyıl)’dır. Türk edebiyatının en usta şairleri Kara Fazlî, Azmizâde Haletî, Nâbî ve son dönemde de Yahya Kemâlir.
5.0
100% (22)