0
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
1283
Okunma
İsli sokaklarında ,dolaşıyorum oğul
Terki diyar edilmiş bir saltanat şehrinin
Nice aşklara yuva nice gönüllere yar
Kimine yüksek saray kimineyse dört duvar
Şimdi kayığı kırık kara sevda nehrinin
Hem hüzünle raks edip hem saşıyorum oğul
Destanlar yazdırırken şâşaa ile oğul
Ayağa düşmek demek zelil olmak inceden
Ne debdebe ne şöhret yetmemiş istikbale
Belki hepsi toplanıp düşürdüler bu hale
Kimbilir kim çıkacak tarihi çekmeceden
Kim vuracak ufuktan gelip sahile oğul
Altın gümüş nadide ne varsa sözde oğul
Donatmış her yerini gölgeli bahçelerin
Şen kahkahalı diller nağmeler eşliğinde
Aşkın sazını çalan gönül kardeşliğinde
Yıkılmış kalmış zaman sahibiyken nelerin
Tükendi bütün renkler görmeyen gözde oğul
Hatırası masalsı yarım cümleler oğul
Tamam olmayı bekler bir gönlün pervazında
Yetmiyor yetmeyecek bu destana hiç bir aşk
Bin kanat çırpsa anka yıkılmaz gönülde köşk
Adımlarım sahipsiz bu şehrin ayazında
Gider bütün teşrifat kalır bir beşer oğul
...Yapraklar tükenince takvim de şaşar oğul
5.0
100% (4)