0
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1293
Okunma
Niye bu kadar karanlık Anne !
Düşlerim buz gibi
Ellerim de can veren
Gençliğim
İcim de bir buruk veda sesi
Kıyametler kopuyor karanlığın Koynunda !
İdam sehpasında
Umutlarından asılan bir yürek
Hayallerimden vurulup
Düştüm yıldızların koynuna !
Ve yakarken bütün ömrümü
Umudun bittiği şu son satırlar da
Bir Türkü geldi Aklıma
’’’!Ölmek, ne garip şey anne!
Artık duvarlari kanatırcasına tırnağımla
Şaşkın umutlu şiirler yazamıyacağım!
Mutlak bir inançla gözlerimi tavana çakamıyacağım,
Baba olamayacağım örneğin!
Toprak olmak ne garip şey anne...
Ölmek ne garip şey anne...
Uçurumlar ki sende büyür
Dağdır ki sende göçer
Ben bayrak derim çiçek derim
Çam diplerine açmış kanatlarını kozalak derim
Gül yanaklı çocuğa benzer
Yinede oğlunu yitirmek kim bilir ne garip şey anne!.. ’’’
Hoşçakal gençliğim
Hoşçakal sevdigim
Hoşçakal sevdiklerim
Hoşçakal şiirlerim...
Issız şair Murat Arslan
5.0
100% (2)