Eski notlardan bugünün kenüsü

Haşa!
Yüce Yaradanım gücüne varmasın;
Kara kalemle,karamsar mı yazıyorum!
Bilemiyorum !
Kime,neye kızıyorum!
Sana mı haşa!..
Feleğe mi!..
Sahi Ulu Tanrım; felek kimdir,nedir
Dünyanın kainatın idaresi kimdedir
Sende midir,felekte midir!..
Yoksa güçlü olan kör dünyalılarda mıdır!..

İki kutuplu, küre denen uydu gezegenimiz;
iki kutuplu dünya olmuş günümüz dünyası!
Görüntüleri birer dev aynası!

Biri saltanatını ürettiği ölüm makinelerine borçlu
Doymaz taze kana yedi başlı ahtapot!
Diğeri geri kaldığı yok ondan şerden yana!

“Aldırma gönül aldırma!” diyesi gelmiyor içinden
insanım diyebilen insanın!

Tanrım!
Sen kötülükleri,acıları,açlıkları…
İstiyor olamazsın!.
Biz kulların,
Seni rahmeti,rahimi yani nimeti ve sevkati
Koruyuculuğu sonsuz olan biliriz!..

Öyle ise:
Çürümüşlüğe,yok olmuşluğa giden
bu gidişatı,adaletince neden düzeltmiyorsun!..
Gücün mü yetmiyor,sözün mü geçmiyor!..
Yoksa bu varoluş buraya kadar mı diyorsun!.
Kendi kanında boğulsun yok olsun mu
istiyorsun insanlığın!!

Haşa yüce yaradınım bin kez haşa.

Bize akıl vermişsin,vicdan,merhamet
Yerde,gökte,suda bol nimet vermişsin
Geri alma, rahmanlığını,rahimliğini
Var ettiğin beşeeriyetinden esirgeme!..

Güce güvenen zalimleri koruyor alamazsın!
Haşaaa!!!

Temmumus 2003/Cide