0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
969
Okunma
Öldü diri geldi zifiri geceler gitti her parlak gündüz
Sardı alevi alev riyakarı maske yüzsüzü yüzsüz
Nefret ve hırs uzuvdan farksız tavırda fikirde görgüsüz
Dünya değil ama yontulamayan dogmalar
dümdüz
Sus derin sessizliklerin esiri konuşma söyleme
Sen doğrusun sen sus konuşsun yalancı müseyleme
Demek öyle sapkınlığa diz çök ona kin besleme
Kabullenemem,bu şiir yanlışınıza acı bir misilleme
Sahte peygamberler ve getirdikleri ayetler
Der neden var zulüm niye oluyor afetler
Bunu iblis bile kendi lisanıyla lanetler
Hak bu ise eğer çakılsın yerlere gökler yıkılsın mabetler
Aklın ötesindekine yüklemez sonsuzluğu eşyaya yükler
Uykusundan uyanamaz uykusuzca rüya görmeyi bekler
Sahi ne bu dava kim ebedi olana koşar veya emekler
Söylesene şu hayatı yaşamadan kim ölmeyi bekler
Doğdum doğruldum daldım içi müminlerle dolu meyhaneye
Şaşkınlıkla kaçtım oradan girdim içi kafirlerle dolu ibadethaneye
Süründüm soru işaretleriyle büründüm buhranlı bir halet i ruhiye ye
Sorguladım var ve hiçi düşündüm gönderildim ben ne için neye
Ucuz dinciliğin alayı hurafe derki yazı,seninki kader değil irade
Ye iç paşam bu dünya seninde nasıl olacak vereceğin ifade
Ya sen zalim hesabını sormayacak mı senden onca biçare
Zulümle fethettiğin topraklarla övünme mezar kaç metrekare
Daldım engin okyanuslara vesveseye bulandım karışladım fezayı,dibi
Şüphe duydum ama asla Ömer hayyam gibi değil Gazali gibi
Sözlerim yüzünden hiçbir ölümlü veremez ceza mı benim
Siz zulme karşı dilsiz kesilenler bana bu sükûnetin hesabını verin
Biri var evet hepinizden fazla,ne bir eşi var nede bir benzeri
Onu yok sayanlar bile var çünkü hesap soracak toplayıp herkesi
O sevgili zamandan mekandan beri o yanılmaz ben yanılırım
Ben gördüğüm sahte ilahlara değil görmediğim eşsiz yaratıcıya inanırım...