2
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
934
Okunma
Bir gün yayan gezerken kentin kalabalık çarşısında
Yıllar sonra o terziden kaybolup gittiğinde beri
Tam beş yıl bitmiş altı yıla girmişti görmemiştim onu
Baktım karşıdan geliyor tanıdım oda beni tanıdı
Sezai Remzi dayı idi gördüğüm selamlaştık sarıldık
Uzun süre görüşemeyen iki dost sayılırdık biz
Remzi dayı işin gücün nedir çarşıda
Dedi bende çıkmıştım dolaşmaya
Sana bazen Remzi bazen Sezai dayı desem iznin var mı?
Olsa olmasa ne dedi sen söyle ne söyleyeceksen
Gel gidelim bir çorba çay içip karnımızı doyurup sohbet edelim
Gittik şehrin göbeğinde bir lokantaya biraz fiyatı tuzluda olsa
Değer mi değer mercimek çorbası hey yavrum
Güzelim mercimek çorbası söyledik
Buhar üstünde geldi yanında soğan
Kırıkkale Yahşihan Kılıçlar soğanı
Yeme yanında yat misali yani
Hadi canım açın koynunda çörek durur mu demişler
Yumulduk çorbalara aç kurtlar gibi
Bir taraftan konuşurken gördüm
Dayının göz altında torbalar genişlemiş kalınlaşmış
Zannedersem ben onu o beni iyi tanımış
Konuştuk önce dereden tepeden
Remzi dayı senin emekliliğin yok mu?
Geçim meçim üst baş nereden
Dedi ki yaşlılık maaşı var orda bur da çalıştık
Çok olmasa da sigortam çok az yetmedi normal maaşa
Ona da şükür dedi çok az da olsa
Hiçlik, darlık, azlık varlık birbirinin akranı akrabası belli ki dedi
Daha daha ne var Yediğin içtiğin senin olsun ne var ne yok
Anlat duyalım tatlı sohbetin
Sarmal olmuş yıllar yumak gibi bir dünya
Seksen bir yaşında bir çınar Sezai Remzi dayı
Anlatsam sen anlayabilir misin çözebilir misin anlattığımı
Sen anlat be dayı beni az şey biliyor sanma
Başka ne işle meşgulsün dinlerim ben seni
Çorba bitmiş iki çay istedim garsondan gardaş iki çay
Tavşan kanı olmasın
Demli olsun ne ise bu tavşan kanı hiç anlamadım
Bağırtı çağırtı gürültü çuval dolusu lokantada
Geldi çok geçmeden çaylar anlat dayı dedim
Gerginleştirmeden ortamı çünkü yakışan bize bu
Kızmadan gürültü bağırtı çağırtıya
Son beş yıldır pazarda yaparım afak tefek işler
Kimi zaman ikiye alır üçe satarım limonlar, simitler
Bazendi ikiye aldığımı ikiye bazen de bire verir
Geçinmeye çalışır giderim
Gözün nasıl keser bu yaşta demeyeceğim desem kızacaksın
Evet dedi kızarım, çalışmaya çalışırım yaz kış
Muhannete muhtaç olmamak için
Çoluk çocuk hanım uşak
Gülerek geç onları kafamı karıştırma kafamı uşak dedi
Yani benim işim bir çarpı bir eşittir bir elde var bir gibi bir şey
Dedim ki iki olmaz mı kar kazanç yine güldü acı acı
Birazda hüzünlü bir gülüştü bu
Sonra konuşmaya devam etti bir aydın edasıyla
Ben dedi bende seni çözdüm biraz yeğenim
Kendi halinde kimsenin etlisine sütlüsüne karışmayan
Birini üzmekten kırmaktan korkan Kötüden kötülükten kaçan
Birisin sen dedi
Dayı sen öyle dediysen öyledir çaylar bitti bu ara
İsteyelim mi ?birer çay daha
Keskin bir yok sesi kaktık hesabı ödemeye
Varmış parası benden önce davrandı
Lokantacı azıcık tanıdık bir bakış attım
Ondan para almadı koy cebine paranı dayı
Buralar bizim muhitler sayılır paran geçmez bur da
Hele de benim yanım da
Çıktık dışarı kucaklaştık
Sözleştik bir kaç gün sonra yeniden buluşacaktık
Cengiz AKSU-31.01.2018
5.0
100% (3)