9
Yorum
18
Beğeni
0,0
Puan
1765
Okunma

Anlatsam anlayamazsın ki
karanlığa hapsettiklerimi
o gözlerini sözlerini
bir bir söküyorum sararıp solan,
takvimlerde adını
özlüyorum kokunu nefesini
hayalinle yırtıyorum karanlığı.
Ne zaman aklıma düşsen
bir hicran havasına dalar yüreğim
duvarlar adım adım gelir üstüme
yanar aşkın ateşi sızı verir gönlüme,
gecenin karanlığı çöktü yine gözüme
sessiz sedasız dökerim tufanımı
duymadın arsa çıkan feryadımı
kapanmaz yaralarım vur artık neşterini
Uzanır gider yollar kıvrım kıvrım önümde
çare değil gönlüme peşimde ki gölgeler
kırılan hayâllerin yorgunudur yüreğim
gurbetim per perişan vurgundur göz yaşlarım.
Uzaklarda esiyor
deli dolu bir rüzgar
sensizliği soluyor yalnızlığım
yüreğime bıraktığın sis rengi bulutlar
yağmur olup düşüyor saçlarına
ben üşüyorum.
Dalında kopan bir yaprak gibi
aylar yılları kovalıyor bir bir peşin sıra savruluyorum
üşüdü yüreğim
yoktu ellerin ellerimde
gözlerin canlanır her an gözlerimde
aldığım her nefes de
her an yanı başım da
attığım her adım da
yine sen varsın
özlüyorum kokunu nefesini
hayalinle yırtıyorum karanlığı.
Şiir_Yaralı_34/06.01.2018/Avusturya