Maviyle söyleşir de saçının her lülesi
Zarafetin resmini rapteder hayallere
Üsküdar’a nakıştır nicedir Kızkulesi
Biz de üftade olduk ondaki bu hâllere


Martılar güvercinler dört döner çevresinde
Berraklaşan bakışı suları kıskandırır
Onun için durulur notaların esinde
Üsküdar sahilinde cerenleri andırır


Güneş sanki onunla hem dem olur her sabah
Nedimin Divanında salınan peri-i suret
Hurufatın kalbinde ebedi dinmeyen ah
Odur âşık gönlünde efsanevi meserret


İncelir hayal meyal minareler sırdaşı
Ezanı huşu ile dinleyen mü’min olur
Boğaz’ın sularının değişmeyen yoldaşı
Kadim zamandan beri İstanbul onu solur


Erguvanlar kıskanır Nisan geldiği zaman
Bin bir gece masalı onu söyler dört mevsim
Ona demirler çoğu İstanbul renkli zaman
Sevenin sinesinde sedef kakmalı isim


Bitmez ona övgüler bitmez ona hayranlık
Zarafet abidesi asırlardır bu yerde
Onun için kurulur aşk ikliminde hanlık
Sureti derman olur aşk usareli derde


Ak tenli hüma kuşu yıllardır İstanbul’un
Hayran olur görenler siluetini bile
Gönlünde vefa olur vefa bilmeyen kulun
Kızkulesi adıyla sevgiler gelir dile


Üsküdar’ın hüznünü hafifletir duruşu
Kaimdir sinelerde ona olan sevdalar
Bulutları mest eder saçını savuruşu
Bin bir hayale dalar özlemiyle adalar
27.11.2017 İbrahim KİLİK