GERGİN VE HASSAS


Gecenin içinde infaz saati
Yasak aşklar kurşuna diziliyor
Yıldızlar dökülüyor bir bir
Göğsümde meteor yağmurları
Beynimde amansız bir kasırga
Belki de kırılacak fay hatları?!


Evren ile aramda sürekli gelgitler
Herkes beni suçluyor
Deprem ve tsunami zanlısıyım
Çok kızdırıyor insanlar beni
Öfkem sınır tanımıyor
Elimden gelse bir anda
Kaptığım gibi dünyayı
Fırlatacağım boşluğuna uzayın...


Yalnız bir tek sorun var
Kaldıraç kanunu;
Basacak yer bulamıyorum?!


Deyince de çıkıp birisi
’’Ha deli ha!’’ diye
Bağırmaz mı yüzüme alenî;
Bağırsın, hakkı var,
Herkesin hakkı var da yalnız
Bende hiç alacağı yok;
Neden yükleniyorlar bu durumda
Ben de hiç anlamış değilim?!


İşte gecede leyli
Konuşturuyorlar yine beni
Deli deli saçmasapan
Zaten deli olmasa,Veli olup
Bencileyin konuşamaz adam!


Yine işi deliliğe vurdum
Kurdum işte hepinize bir kapan;
Ayağını basan düşecek
Yargısız infaz ile Adam asan
Asılacak; kıssasa kıssas
Basmayın damarıma
Vakit geceyarısı
Sinirlerim çok gergin ve hassas!


..
Önce ’’Yeni Kıta’’ batacak
Teksas, Arizona, Arkansas!
..


Ardından sıra kime gelir bilemem
Kafam kızdı mı
Kurunun yanın da yaş da yanar
O suçluymuş, bu masum;
Vallahi billahi kimseyi dinlemem!


Şaban AKTAŞ
17.10.2017 - 01.47


Fotoğraf: Şaban AKTAŞ
Mercan Çiçeği




YÜRÜTMENİN BASAMAKLARI?!

’’Sabah ola hay’rola!’’
deyip de yatıyoruz
yattığımız yerde
gıcırdayıp duruyor
uzandığımız karyola!


Uyurken çözüyorlar
sabaha değin
uçkurunu herkesin!


Hayırsız haberler ile
uyanıyoruz sabaha
bir güne bir gün
iyi güne uyanmadık
yıllardır böyle günler!..


Kör şeytan her sabah
başa bir
maskeli siyah başlık
ayağına
bir çift çorap örüyor
bolca şeytan pabucu
kutu kutu paketleyip
yandaşlara
eşantiyon veriyor!


Bunları alana yanında
eline eldiven,
parmak izi geçirmez
yürütmeye merdiven,
’’Yürü Ya Kulum!’’ marka;
ayağı yere basmak yok
hak hukuk deyip
akarı kesmek yok!


Onbeş yıldır tıkır tıkır
saat gibi yürüyor işler
bize bakıp bıyık altından
gülüyor şeytan kıkır kıkır!
başta/kiler hepsi köşe
ayaktakiler tamtakır!(?)


Şaban AKTAŞ
17.10.2017 - 09.54



ÖLÜM UYKUSU


Son/yaz çok kurak geçti
Damla düşmedi yağmur
Kupkuruydu nehir yatakları!


Yattığı yerde bir adam
Üç kez inledi, uzun uzun
- Suuu, suuu, suuu!
Can çekişiyordu...
Nebüloz bir bulut
Duydu bu uğultuyu
Seslendi adama gökten;
-Haydi ruhunu uçur
Gönder bize hemen;
Sanma ki burası cennet!
..
Sonrası ölüm uykusuydu!..
.
Şaban AKTAŞ
17.10.2017 - 03.27