Nice...
İnsanlar gelip, geçtiler
Hakkı Hak
bilenler azim gösterdiler

Aklın,
iradenin, ruhun,
vicdanın, kalbin sahibiydiler

İlimsiz,
irfansız, hikmetsiz zaafa,
zanna iltifat göstermediler

Edebi,
sabrı, çile ve cefayı
minnet bildiler,
maruf için sebat ettiler

Fani olan
her ne varsa ötenin
hassasiyetiyle nasiplendiler,
ümmetin derdiyle
hemhal içinde çözüm ürettiler

Sivrilmeyi,
marjinalleşmeyi,
enaniyeti, şanı, şöhrete
taliplilerine verdiler, aşkı,
sevdayı hak rızası, ihlas edindiler

Yalnızsın...
Sualler arasında sırsın
Muhakeme
etmek için yine buradasın

Duygu
seline kapılmaktan
sakınan vicdansın

Arzunun,
beklentinin, tutkunun
zafiyet olduğunu bilen hicransın

Bilginin,
tecrübenin,
tefekkür ve tahayyül
etmenin derdinde olan bir nazarsın

İç güdülerin
baskısına,ne derlerin
kaygısına, zan içinde
yaşamaya kapı aralamayan irfansın

Bir...
Kördüğüm içindeyim
Sanki çaresiz,
aklı kararmış haldeyim

Neden
böyleyim, niçin
bu hale geldim, neredeyim

Şevki,
arzuyu, umudu,
azmi bırakmış gibiyim,
çok mu ağırdı benim yüküm

Nasıl
bir zaafın
içinde sürüklendim,
niçin kuşatan gafleti fark edemedim

Yaratana
ne kadar yakın olan
ve onu tanıyan, anlayan bir nefesim,
hesapsızlık için sürüklenen beşer miyim

Mustafa Cilasun