1
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1316
Okunma

o eski şehirleri düşlüyorum yıldızlarda
hefiften yel kucaklıyor hatıraları
süzüyorum geceyi sensiz
dolunayın ihtişamı sen
nurani sesizliği paramparça ederken zaman
arabaların zehir kusan homurtuları
berbat konvoylar iğrençlik yarışındalar
edebsiz klasiyon basmalar
düğünmüş, sünnetmiş, eğlenceymiş
ard arda patlatılır maytaplar, silahlar
çirkinleşen bağırtılar sinir uçlarımı nişan alır...
bir zamanları
arnavut kaldırımları vardı Gordon boyu
faytonlar süslü, körüklü, fenerli
mavi boncuklu atlar geçerdi
gazete satardı çocuklar
ses perdeleri yırtılırcasına
simitler sıcacıktı çıtır dediklerinden
yanımızdan geçerken avazı çıktığınca
yüzlerinde güller açardı baharca
selam derlerdi güzel güne...
yazlık sinamalarda bakışan turna gözler
’son kuşlar’ı’ motor derdi rejisör
Yeşilçam’da ateşli aşklar yaşanırdı
Ediz Hun, Selma Güneri
dudaklarda yazılırdı kara sevda
beyaz yelkenliler giderken uzaklara ağlardı
gönlümün derinliklerinde yatanım
kavuşamazdık siyah beyaz filimlerin sonunda
lime lime doğranırdı alyazmalı cananım!..
yok artık o tatlı yaşanmışlıklar şehrimde
mahallemde her şey yabancı
çekildim yalnızlıklarıma
başbaşayım şiirlerimle seni yaşarken
bazen ölesim geliyor hayatın çekilmezliğinde
sen çok uzaklardasın
bense şehrimde deli divaneyim
elleri, ayakları zincirlenmiş mahkum muyuz
neden bu ayrılıklar
neden kırılmaz umutsuzluk prangaları
cesaretin bittiği yerde ölüm kuşanır ikimizi
haydi çık gel yalnızlığımın cehennemine
cennetin olayım yalnızlığına!..
Zafer Direniş
...
21 Eylül 2017 Perşembe 15:30 Akşehir
5.0
100% (2)