1
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
2350
Okunma

sen nasıl feleksin başımı döndürdün
yanan ocağımı ebedi söndürdün
insanlar içinde bir beni mi gördün
ben nasıl güleyim artık vurma yeter
iki kapılı bir han değil mi dünya
arada yüzüme gülecektin güya
başıma tükenmez dertleri ördün ya
sefamı süreyim artık vurma yeter
sen nasıl feleksin gariptir demedin
birgün olsun benim kahrımı çekmedin
dikenli yollara gül bile ekmedin
başamı döneyim artık vurma yeter
bahara hasretken gülü zemherinden
geçemedim birgün senin çemberinden
yaktın beni felek ta ki en derinden
tekrar mı söneyim artık vurma yeter
sen nasıl feleksin herkese ayrısın
bir tek bana vur ki heryerim ağrısın
suçum günahım çok belkide haklısın
kendime döneyim artık vurma yeter
ölümlü dünyasın üç beş gün oyala
bir yudum umudu cebime koyala
bak o zaman bana dersin ki hayrola
dizimi döveyim artık vurma yeter
eledin benide inceden inceye
bunuda çekerim elbette sineye
kalırmıyım bilmem gelecek seneye
beklede göreyim artık vurma yeter
sen nasıl feleksin hep küstü yar bana
kuru dal misali savurdun harmana
kimse karşı gelmez benide sarmana
bilet kes döneyim artık vurma yeter
koklamadan gülü nazikçe dalından
aşağıya ittin benide salından
bir tutsan elimden öperim alnından
ağıtlar öreyim artık vurma yeter
sen nasıl feleksin zehir attın aşa
kimine dersin ağa kimine paşa
düşman ettin beni on dokuz gardaşa
barıştır göreyim artık vurma yeter
sabır işledim ben bu zalım gurbette
bir gün hak’ka kavuşmak vardır elbette
yaptığın yazılı delil ahirette
bir sıkta öleyim artık vurma yeter
5.0
100% (1)