2
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1357
Okunma

Cemrenin toprağa, düşüşü var ya
Koktu mu ilkbahar, kokardı Asu
Kaşları Marmara, gözleri derya
Baktı mı İstanbul, bakardı Asu
Seyrine duranın, içi geçerdi
Buradan taşınır, öte göçerdi
Gülünce yüzünde, güller açardı
Yaktı mı ciğeri, yakardı Asu
Uyku unutturur, surat astırır
Öğünü saptırır, aş’ı kestirir
Edep zirvesinde, rüzgar estirir
Çaktı mı şimşekler, çakardı Asu
Rehberi Kuran’dır, öğüt tanımaz
Bilecik’i bilmez, söğüt tanımaz
Delikanlı demez, yiğit tanımaz
Yıktı mı devirir, yıkardı Asu
Ecnebi düşlerde kaybolup yitmez
Nasıl asaletse tükenmez bitmez
Anasından evvel ahıra gitmez
Çıktı mı Hira’ya çıkardı Asu
Ne ümit verirdi, ne bal sunardı
Telli terbiyeli, bir hal sunardı
Helal bildiğine, helal sunardı
Aktı mı zarafet, akardı Asu
Dünyaya bedeldir, bozkırı diye
Yozgat’a gitmezdi, Çankırı diye
Türk’ün töresine, aykırı diye
Taktı mı felaket, takardı Asu
5.0
100% (3)