0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1101
Okunma

Ya bu nasıl işkence ya bu nasıl talandır;
Ne kaldıysa geriye yaksanız da kurtulsam…
Ya bu nasıl teselli ya bu nasıl yalandır;
Üstüme koca şehri yıksanız da kurtulsam…
Gözlerimde birikti yine sabah uykusu;
Yüreğimde yıllar var sensizliğin korkusu;
Çaresiz düşlerimin aman vermez ordusu;
Karşıma birden bire çıksanız da kurtulsam…
Parmaklarım ucunda gezen tütün sarısı;
Can verdi kovanında yine gönül arısı;
Belki sabaha karşı belki gece yarısı;
Tabutuma çiviyi çaksanız da kurtulsam…
Tarifi mümkün değil içimdeki ahvalin;
Faydası yok geceme sabır denen kandilin;
Özlem denen celladın hasret denen katilin;
Toplanıp boğazını sıksanız da kurtulsam…
Dinlenmez oldu artık gönülde komutlarım;
Kanatları kırılmış dermansız umutlarım;
Gözlerimde biriken parçalı bulutlarım;
Şöyle güle oynaya aksanız da kurtulsam…
Ey benim buram buram hasret kokan ellerim;
Ey benim adam olmaz Bakırköy’lük hallerim;
Ey benim akıllanmaz tozpembe hayallerim;
Gözlerime son defa baksanız da kurtulsam…
Ali ALTINLI – 09.06.2017
Saat: 00:33
5.0
100% (1)