Beşer...
Kur’anı anlayıp yaşadıkça insanlaşır
İman ettiği akidelerine göre farkın dalık kazanır
Ruhu, aklı, vicdanı ve iradesi muhatap kul olma istidadıyla buluşur
Bu sayede marifete(ilme) muttasıl olarak cehalet ve içgüdülerden kurtulur
İradeyi esir alan korkularından arınarak kalbi/aklı umut inşa ederek basiret kazanır
Gönül sahibi yaratandır, lakin irade sahibi de talip olan olursa hidayet kapısı açılacaktır
Yoksa gayrete aşık olan kader cehalet ve ham sofulukla zan ve içgüdülerin oyuncağı olacak ve ateşe yaklaşacaktır

Efendimiz...
On üç yıllık cefa ve çile döneminde
Sabrı ve metaneti şefkate, muhabbete hasretmişti
Müşrik ve cahil olan insanlara tahammül etmeyi seçmişti
Kendine tabi olan insanlara itidal ve teenniyi özellikle tavsiye etmişti
Bu insanların öncelikle eğitimi için Dar-ul Erkam’ı bizzat tesis ederek cehaleti engelledi
Bilmeden, öğrenmeden, anlamayı ve okumayı beceremeden konuşan kimseleri tenkit ve ikaz etti
İçselleştirdikleri ne kadar asabiyet ve örf adına garabet varsa bire bir muhatap alarak ayetlerle yeniden inşa etti
Her şart ve zamanda Rabbine haşyeti ve teslimiyeti aşikar olan Resulde yaratan tarafından ikaz edilen Peygamberdi
Cihada çıktığı her kararda yok etmek, öldürmek, hırsa ve hınca prim vermek için değil savunmak için karar verdiği hakikatti
Yenilen ve teslim olan düşmanların müşrik çocuklarını esir alan ve aralarında paylaşmak isteyen ashaba şiddetle karşı çıkan şefkatti
İtiraz eden ya Resülallah onlar müşriklerin çocukları dediklerinde, bir zamanlar sizlerde müşrik aileler ve çocukları değil miydiniz diye ihtar etti

Mustafa Cilasun