0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
802
Okunma

Bilmem ki...
Ne vakit göreceğim yüzünü
Kelamın her cümlesinde bulduğum özünü
Sır olan, meraka meydan okuyan,iz’anı zorlayan sözünü
Edebin her sahnesinde, hassasiyetin derinliğinde, nezaketin bereketinde bulduğum suhuletini
An alıp götürürken, göçmeler her lahzada sökün ederken, dökülen saçlarıma kar yağarken hiç göremediğim tebessümünü
Leylakların...
Hayalide olsan
Hülyalar hissiyatını kuşatsa
Cezbine meftun olduğun cemal seni unutsa
Kahrın, ahın bin bir payesi sinende yer alsa, sızı yaşatsa
Bahtını suçlama, tutku ve beklentilerin için adanma, aklını zanna bırakma
Hakkıyla umut inşa edip, sabır ve edeple samimiyet gösterip, aklın ve bilginin gereğini ihya edip hakikati yaşa
Bilmem ki...
Niçin yüreğim titrer
Yadımda olan gönül ne bekler
Hüzün ne kadar bereketli fakir halime refakat eder
Ruhum hicran içinde hasreti, firkati bir başka edeple terennüm eyler
Seni...
İçine çeken
Bir anafor var
Dikkat etmezsen boğar
Nice darboğazlar akıl, ilim ve azimle kalkar
Yeise düşmek, vehmi beslemek, miskinlik etmek ruhunu yorar
Her lahzada yeni bir umut/hayat var, sen sen olmazsan, zandan kurtulmazsan sana kim sahip çıkar
Fanilik...
Geçicilik adınadır
Ona adanmak ise aldanmaktır
Hak olan, hakikat olarak akla, kalbe sunulan farktır
İnsanlaşmak cehalet ve neviler inden arınmak için şarttır
İhlas/takva bilinç ve kalbi hassasiyet, iştiyak ve şecaat için haktır
Sevmek, hoşlanmaktan öte, nefsi temayülden beri, ruhi ve vicdani fıtrattır
Mustafa Cilasun
5.0
100% (1)