3
Yorum
11
Beğeni
0,0
Puan
1143
Okunma
Kim bilir,kimi sevdiğimi
kibar kadınlardan hoşlandığım doğrudur
adamları pek sevmiyorum sanki
neyini seveceğim ki
hamam taşında sıcak yerden vurur
dünya da sıcak yerden vurur
üşümeye yerden başlarım
tahtalar hep aynı kalır
ilk sevgilim maria
posta kutunuza attığım kağıtlar
sarıya sarı yakışır
o çirkin posta kutusu
ben temizlerdim aylarca
her el attığımda sokak bekçisi sandılar
benden başka yapraklar vardı
ve sarının en kötü tonuydu
okuyup gülüyordun öylece
seni izlemek çıtaların arasından bakmak
seni sevmek geç kalma korkusuyla koşturmak
seni görmek babamın karşısında tokat yemeği beklemek
seni anlayamamak annemin son saniye beni kurtarma çabaları
insan sevmekle farklıydı aşk
insanı sevmek farklıydı
insan düşünen bir hayvandı
beş numaralı sevgilim
ilk kez öpmüştü yanaklarımdan
nedense utanmıştım bir hafta
yaşım belki on iki belki on üç
akşam ezanı yaklaşıyor
yüzümü yıkamak zorundayım
gizli gizli havlu altına yattım
gece yanaklarımla muhasebem var
ertesi güne hızlı bir bakış
yedi numarayı zor attım başımdan
iki arkadaş iddiaya girdik kime bakar diye
o seviyordu ben ise bunu hiç düşünmedim
koştuk ikimizde konuştuk
ikimiz de eski bir takım elbise giyip
ters giymiştik süveteri
biraz düşüneceğim dedi
işimiz gücümüz yok gibi oturup karşısında bekledik
nihayet beni gösterdi
bela mı bela oldu başıma
zor attım üstümden
şimdi ona ne demeliyim
yedi uğurlu sayımdı desem inanmayacak..
bir dert ki yürekler acısı
on numara da başladı
gözleri orta asya ve kuzey kutbunun karışımı
daha önce böylesini görmemiştim
bakışları mahzun,bakışları derbeder
daha çok bakmak istedim ona
yüzündeki beyazlık saç uçlarına doğru kapanıyor
ilk görüşte vuruldum
esirlik bedava
dokunma arzusu ilk on numara da başladı
ilk bir dudağa dokundum gözlerine bakmadan
sonra kaçtım ve uzaklaştım
o sanki bunun için gelmişti dünyaya
sinema kapısı gibi açıldı üzerime
sonrası iyilik sonrası güzellik
oturur oturmaz yatağıma
ilk önce kafamı gömdüm
kaldırdım
gömdüm
yüzümü yıkadım
kafamı gömdüm
her yerdeydi sanki
her şey birden bire oldu
ben bir şey yapmadan
akşam sofrada tekrar buluştuk
çaktırmamaya çalışıyorum kimseye
dudaklarım artık kirli
ya yemek vermezlerse ?
kendi paramı kendim kazanabilirim
belki fiyakalı bir ayakkabı da alırım
başıboş gezebilirim de sınırsızca
hürriyet böyle bir şey değil miydi
on numara bunların hepsine değerdi
adını söylemek istemiyorum,ama küçüktüm
bir daha gördüğümde belinden sarıldım
yüzüne yine bakamıyordum
gözleri ne zaman düşünsem gözlerime düşerdi
bakmadan da görebiliyordum
saatler süren uykudan kafasını kaldırır ceviz ağaçları..
kolları bizi kapatır,gövdesi bizi
kafamı kaldırırım yeni doğmuş güneş ışıltısı
kafamı kaldırırım köşedeki evlerin birinden anason kokusu
deli eder insanı
bu havalar insanı deli eder
koşmadım bu sefer göz aramdan baktım biraz
o bakıyordu öylece
sadece bunun için gelmiş gibi
ben penceremden bakmadan
dışarıda olan her şeyi bilebilirim
el arabasıyla geçecek olan manavı
camın birini indirecek çocukları
motoruyla hızla geçecek olan balıkçıyı
bakmama hiç gerek yok görmem için
hissedebiliyorum sokakları
orhan veli şarkı söylüyor
benim on numara ne yapıyor acaba
ismini merak etmeyin,bundan korkuyorum
o istanbulu severdi,sandıklıyı da
belli bir süre tutuklu kaldım onda
bu baya bir süre tuttu
nereden bakarsan bak
beş yılı devirirdi
sonra beden nedir onu anlattı
anatomi uzmanı gibi
bunun için gelmiş gibiydi sadece
sabahları erken kalkmaya başladım
yedi dedi mi saat ayaktaydım
mektepmiş,oymuş,buymuş
aklıma bile gelmiyordu
dolmuşa atlar evinin önünde inerdim
parası çoktu,evi güzeldi
benim bunda hiç gözüm olmadı
orayı sevdim bunu tekrarladım
yalnız yaşamayanlar bunu bilemez
aynalara koşan başka cesetleri
garibim,penceresini bulmam bayağı zaman aldı
altıncı kattaydı ince elenmiş perdesinin üzerinde
bazen gözüken kalın bir de perdesi vardı
o zaman ürküyordum
bakmayı da böyle öğrendim
annesi geçerdi önümden
gözleri değil ama bakışları aynıydı
babasını çıkarmam onları beraber görünce oldu ancak
kendimi şartladım
deniz olmayan bir yerde
deniz kokusu alıyordum
yoksuldum ama bunu hep söylemek de olmaz
sonra tekrar gördüm onu,tekrar gördüm
ilk kavgalarımız da görüşmeler artınca başladı
sahi bunu hesaba katamamıştım
altı numaradan kaçarken,bunu hiç hissetmedim
sığınmak gemi olmak gibi ama kaçmak
çok uzaklarda bir mülteci,yalnız bir evde ayna
annem anladı sigaraya başladığımı
kaç sakız çiğnersem çiğneyim
geçmiyordu bu meredin kokusu
dudaklarım,ağzım derken
üstüme de sinmişti çoktan kokusu
pencerede başka güzeldi
yanımda başka
kavgaları unutuyordum
düşüncesiz sandı beni
bunu hep yaptı
yahu durup durup kötü konuşmaya ne gerek vardı
sevgilim,anlamıyorsun değil mi beni
inkar etme..
sonra terk etmeler başladı başına buyruk
her hafta tekrar eden ayrılıklar
sular kaburgamda serinlik bırakıyordu
her sabah aynaya karşı kaldırıyorum kafamı
seni sevmediğimi düşünüyorsun artık
beni de kandırmaya alıştın sevmiyorum diye
en son denk geldiğimizde sarıldın boynuma
ne istiyorsun diye
sustum çünkü rüzgarda kalmış yaprak gibiydim
o gün de sen çağırmadan önce kendimi bir köye atmıştım
bilirsin önü açık manzaraları severdim hep
derken koktu buram buram boynun
nedendir bilmiyorum
öptüm,düşünmeden
bu sıcak bir şarap değildi
evden ilk kaçış değil
deniz kenarında ayaklarımı gezdirmem değil
ama bir yanım çekiliyordu daima
sustum ne sorduysan
konuşmadım
kızmış olmalısın bana
evet buna eminim
sen de gidiyorsun on numara
sen de gidiyorsun sevgilim.
Bitti.