Kaç mevsim geldi geçti yazalı bu hususu
Billurdan kelimeler süzüldü ince ince
Şahit oldu zamana dem be dem tılsımlı su
Gül usaresi sindi dudaktaki sevince


Buğulu bir bakıştan kaç mana derdi kalem
İnce belli cerenler yola baktı her mevsim
Hüzünlü yanımıza rengiyle o oldu em
Çözüldü berrak suya Leyla’ya dair bir im


Kuğular asaleti ondan öğrendi zahir
İnceliğin kitabı anlattı ahvalini
Harmanlandı bardakta onunla evvel ahir
Topladı sinesinde albeninin halini


Tılsımlı su deyince durdu tüm akan sular
Semaverle demliğin süsledi naz düşünü
Dağıldı birden bire gözlerdeki uykular
Anlattı busesiyle yârin has gülüşünü


Berraklık türkü oldu güneş tebessüm etti
Ayın halesi ile birleşti yâr gülüşü
Tılsımlı suyun hâli inceliğe diyetti
Süslendi hayaliyle efsanelerin düşü
Ankara, 11.11.2016 İbrahim Kilik

çay