Pembe hayallerin karakedisi
Şimdi düşlerimi bölmesin Gülüm!
Yine kaçacaktır duysa neşesi
Kapattım sayfayı gelmesin Gülüm

Beklermiş yolumu! Nasıl? Selamsız!
Dinleyip eğlendi benden kelâmsız!
Tövbe etsin tövbe..! Gider imansız
Firavunlar gibi ölmesin Gülüm.!

Cilayı boyayı “ nene” me sürsem
“Kuzu” derim “kuzu” uzaktan görsem..
Uzatıp saçını, keline, örsem
”Şimşir tarak” yetmez, gülmesin Gülüm..!

Gün yüzü görmemiş acı kelime
İlaç olmaz ondan ilaç kelime
Muhabbet bilmem ki. yorgun halime
Kavunlar karpuzlar dilmesin Gülüm.

Dostluk topraktadır ölmüş kardeşlik
Düğüne bayrama ediyor eşlik
Eski tabirlerle görünce beşlik
Sakalı bıyığı silmesin Gülüm.

Gönderdi sırdaşım darağacına
Koymadıkça yemi dağarcığına
Sözüm yok doğuran anacığına
Kimse ecük-bücük bilmesin Gülüm.

Güvendiğim dağım kırk yıl önceydi
Kum tanesi bile boynumu eydi
Helal süt emmişim.. Sizin ki neydi?
“Yine de burnundan gelmesin !” Gülüm..