NEFESSİZ
Güneşi elime verseler
Yıldızları üzerime örtseler
Gök yüzünü ayaklarımın altına serseler
Dünyaya bir daha gelirsem akıbetimi sorsalar
Erişilmeyecek bir aşkın son satırlarıyız biz derdim
Gece gözlüm sevdam sen yoksan kalırım nefessiz
Gönül çağlayanında feleğin oyunuyla kırıldım
Oysa ne kadar zormuş secdeye duran aşkta ağlamak
Dosta devrana el uzattım kanadı kabuk bağlayan yaralarım
İçime yine revan olma güzü düştü yaza hasret ben ise kışım
Değme dedim şu densiz gecelere değme aklım şimdi sensiz
Yılların figanın da yorgunum sen yoksan kalırım nefessiz
Dağlar başımda vazgeçilmez döngü içimde köz olmuş
Ateşi körükledin hiç sonunu düşünmedin gönlümde kuruyan
Onlarca ayların yılların papatyaları yeniden seninle doğmuş
Kolay değildir biliyorum yıkılacak duvarların sen olacaksın yıkılan
Metris gibi hissediyorum bu gece kendimi masumiyette kahrolan
Suçları hücresinden azat ettim sen yoksan kalırım nefessiz
Biliyorum dost sanıp kurşun kadar keskin dillerin acısını
Vurgun yemek gibidir en güvendiğinin bıçağını sırtında hissetmek
Diline sus gönlüne ateş gözlerine kar soğukluğu düşer
Manalar karışır usunda isyan bile edemezsin hatıralarına
Yıllar yıllara basamak oldu yine oyuncağı olmuşuz kaderin
Sevip sevilmek gibi şımarık kalp sancılarında ateş düşen bağrında
Cahilliğin en güzel zamanında ve yargısız infazında
Ölürüm yinede vazgeçmem sen yoksan kalırım nefessiz
LAKİN VİCDANIM YİNE BANA KAFA TUTUYOR
Mustafa SARIVADİ
20.09.2016
Güneşi elime verseler
Yıldızları üzerime örtseler
Gök yüzünü ayaklarımın altına serseler
Dünyaya bir daha gelirsem akıbetimi sorsalar
Erişilmeyecek bir aşkın son satırlarıyız biz derdim
Gece gözlüm sevdam sen yoksan kalırım nefessiz
Gönül çağlayanında feleğin oyunuyla kırıldım
Oysa ne kadar zormuş secdeye duran aşkta ağlamak
Dosta devrana el uzattım kanadı kabuk bağlayan yaralarım
İçime yine revan olma güzü düştü yaza hasret ben ise kışım
Değme dedim şu densiz gecelere değme aklım şimdi sensiz
Yılların figanın da yorgunum sen yoksan kalırım nefessiz
Dağlar başımda vazgeçilmez döngü içimde köz olmuş
Ateşi körükledin hiç sonunu düşünmedin gönlümde kuruyan
Onlarca ayların yılların papatyaları yeniden seninle doğmuş
Kolay değildir biliyorum yıkılacak duvarların sen olacaksın yıkılan
Metris gibi hissediyorum bu gece kendimi masumiyette kahrolan
Suçları hücresinden azat ettim sen yoksan kalırım nefessiz
Biliyorum dost sanıp kurşun kadar keskin dillerin acısını
Vurgun yemek gibidir en güvendiğinin bıçağını sırtında hissetmek
Diline sus gönlüne ateş gözlerine kar soğukluğu düşer
Manalar karışır usunda isyan bile edemezsin hatıralarına
Yıllar yıllara basamak oldu yine oyuncağı olmuşuz kaderin
Sevip sevilmek gibi şımarık kalp sancılarında ateş düşen bağrında
Cahilliğin en güzel zamanında ve yargısız infazında
Ölürüm yinede vazgeçmem sen yoksan kalırım nefessiz
LAKİN VİCDANIM YİNE BANA KAFA TUTUYOR
Mustafa SARIVADİ
20.09.2016