Sanmıştın...
Hissiyatına kapılmıştın
Rivayet edilenlere adanmıştın
Bilgi, görgü, tecrübeyi dikkate almamıştın
An a sıkışan bir akılla neticeye ulaşmak için vardın
Etrafında pelesenk olanlarla birlikte sualleri açık bırakıyordun
Mesnetsiz güvenen ve duygusallığa kapılıp imrenenleri seçiyordun
İnsana akıl, ilim, irfan ve marifet zaruretken sen bunlara hiç önem vermiyordun
Seni teşvik eden, cesaretlendiren, gece gündüz akıl verenleri hiç muhakeme etmeden dinliyor ve gidiyordun
Ne vakit açmazlar karşına çıktı, heva ve hevesler şartlarından uzaklaştı işte o zaman sessizliğe çekiliyor, üzülüyordun

Gel...
Ne olur
Biraz anla
Avunarak yaşama
Ter ve ten için umudu kurutma
Ruhunda var olan aklı ve iradeni bırakma
Vicdanını uyutma, her tercihin kaderindir yanılma
Taktir hakkın olmayan belalar baht-ı yazgındır unutma
Henüz yaratılmamış olan cennet için fırsatçılara kanıp aldanma
Muhakeme etmediğin, şuurdan uzak halin, şehadete münhal vehmin zan üzeredir savunma

Mustafa Cilasun