Şimdilerden uzak
Hala kalp taşıyan insanlık zamanlarında
duvarlara kuşlar resmedilir
Şiirler yazılır
Her acı ilan edilir
Bu şehri isyanda

Akşama kalmaz sıralanır bütün haller
Teyzeler kapı eşiklerinden uçar o kuşlarla
Sanki en uzak ülkelerdeki evilerine
Her zaman ki kısırdöngülerinde
didinerek tutundukları hayattan verirler
Kuru bakliyat sofralarına tat
Evlatlarına fabrikasyon nimetlerini
Alın teriyle getiren babalarına şefkat

Bir el arabacı dizer en güzel sözleri
Maniler satılır aslında
İki mandala bir naylona
Saygıda kusur haşa
Buyur hanım abla

Mahallenin en güzeline vurgun,
dıştan bıçkın içten yangın
yeni terleyen bıyıklarıyla bir Hasan
Sokağa dek yürüyüşünde aslan
Sokak başındaki
Dört numaranın penceresinde
Bir ceylan,
Ah oğlum Hasan!
sana yar olmaz o!

Gece bekçilerinden kaçan
Duvarlara çiçek yapmayacak kadar
Büyümüş de maşallah aşka tutulanlar
Sabaha iki simit bir çaya katık
Abilere taş çıkaran-haşa-şiir yazarlar

Bir de sokak tabelası olur di’li geçmişte
Huzur Sokağı taksim bir İstanbul

Özcan ÇIRAK