8
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1698
Okunma
Yükselen derin çığlık’ta,
Dökülen göz yaşın’da,
Acı gülümseme’de,
Sessiz dokunuş’ta,
Yalnızlığın gelişin’de...BEN...varım.
Boş koridorun apansız yolun’da,
Anlamsız tablo’nun rengin’de,
Dipsiz kuyunun derinliğin’de,
Yağan yağmur tanesin’de,
Şimşek’in sesin’de...BEN...varım.
Zalimin öfkesin’de,
Mazlumun ahın’da,
Masum çoçuğun gülüşün’de,
İhtiyarın baston’un da,
Bir avuç dua’da...BEN...varım.
Uzanan elde,
Merhamet timsali yürek’te,
Dost’un başın’da,
Düşmanın ayağın’da,
Çirkin insanın çirkin gülüşün’de...BEN...varım.
Şairin sözün’de,
Kalemin ucun’da,
Sazın telin’de,
Türkün’ün akışın’da,
Özlenen sevda’da...BEN...varım.
Adı olmayan aşk’ta,
Bilinmeyen güzellik’te,
Ney’in sesin’de,
Mecnun’un dilin’de,
Leylanın beklemesin’de...BEN...varım.
Esen rüzğarın uğultusun’da,
Ateşin sıcaklığın’da,
Soğuk havanın titremesin’de,
Serçenin kanadın’da,
Kartalın pençesin’de...BEN...varım.
Göz kırpan yıldız’da,
Kamerin aydınlığın’da,
Doğan güneşin batan kızıllığın’da,
Yeşil örtüye bürünmüş toprak’ta,
Zerreden şems’e uzanan yol’da...BEN...varım.
Varlık için’de...BEN...varım.
Hayat için’de...BEN...varım.
Yokluktan bihaber’im...
Cevap Yaz