4
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1235
Okunma
Ah efendim ah!
Bizim CanbolatMurat var ya hani;
Biraz felsefi, biraz matrak kalemi.
Ne gelirse başıma;
Onun "Fabl" ları yüzünden geliyor;
İşte bu minvalde;
Son yazdığı çalışma;
Neler yaşattı bana!
..........
Dün o malum şiiri okuyunca,
Ki; ol manzumede, aslanın hileleri,
Tilkinin kurnazlığ vardı da;
beni en çok düşündüren;
"Dil ile diz ve dirsek yalama" hadisesiydi...
........
Şiirde aynen şöyle diyordu:
"Yalayamaz diliyle, dirseğini, dizini;
Koparamaz eliyle, hindistan cevizini!"
.........
Eve gittiğim zaman;
Girdim mutfağa, kilitledim kapıyı içerden...
Deney yapacağım ya; görmesin çocularım ve eşim!
Yarım saat uğraştım, yalamak için dirseğimi;
Çırpındım, çabaladım,
Olmadı; tepe üstü düştüm;
Kafam mutfak dolabına çarptı!
...........
Artık,
Şiirlerde yazan hiçbir şeye inanmayacağım;
Kafam iyileşene kadar!