Dört bir tarafını sarmış mor sümbüllü dağlar,
Gün kekik kokar dağlarında kuzular meler,
Dereler taşmış sel olmuş, çağlayarak akar,
Gittiğim bütün yolların sonu sana çıkar,

Gökyüzünü allı morlu bulutların sarmış,
Terk edilmiş evlerin üstüne baykuş konmuş,
Topraktan çıkan otların yeşermeden, solmuş,
Gördüğüm eski evler ören yerine dönmüş,

Sekinin yamacına yapılmış su deposu,
Her gün açılıp kapanıyor demir vanası,
Demir yalaktan sulanır köyün danası,
Rahmete kavuşmuş Yasin’in yiğit babası,

Okulun resmini paylaşmışlar bilgisayardan,
Etrafına duvar çekilmiş yontulmuş taştan,
Çatısı görünmüyor üstüne yağan kardan,
Gözümde çok değerliydi yüz yıllık çınardan,

Köy camisine dikmişler ulu minareyi,
Köy imam okur minareden ezanı,
Caminin inşasına vesile olanları,
Allah’ım da onlara nasip etsin cenneti,

Eskiden ki geçilmezdi o toprak yolları,
Yollara döşenmiş taşlar, yok olmuş anılar,
O günlerimizde dumanı tüten bacalar,
Bu günlerde hep birden yaslara bürünmüşler,

Senede bir gelip, geçmişimizle yüzleştik,
Suyu kesilmiş kaya pınarla içten dertleştik,
Kuzu güttüğüm özle o günleri yad ettik,
Mezarlıkta yatan babamla özlem giderdik,

Sen koca çınarları saklarken ta bağrında,
Ben çocukluğumu yaşadım derin kalbinde,
Anılarım hep canlanırken rüyalarımda,
Özleyen ben özlenen ki kalbimin içinde,
Salim KILIÇ 09.02.2016

Kayseri ili Pınarbaşı ilçesi Kurttepe köyü doğduğum ve çocukluğumun geçtiği köy resimdeki annem,oğlum, yegenim