0
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1044
Okunma

Biraz düşündüm öylesine geçmişi.
Bir rüzgar misali geçen koca bir ömrü.
Çocukluk hayallerimin ufukta kayboluşları
Sevinçlerimizin bağazımızda düğümlenişi
ilk aşkımızın, ilk serzenişleri kırıklarımızı
Üzüntülerimizi ilk gömdüğümüz derinler
Çaresizce ergenliğin son acıları aşktanmı
Hayatın her evresindeki aşk acılarımızmı
Kahpe felek şarkılarının ilk dinlenişi acıyla
Gençliğin olgun yangınları cehennem gibi
Ne çok acı varmış..!
Gönülden düşen hep bin parçamı...!
Ya gençliğimin ilk aşkı gözlerin dalgınlığı
Şarkılarla türkülerle avutulmuş ilk rakısı..
Meyhanelerde aşk acılarıyla dolan masa
Gençliğimi yakışın hep aklımda ihanetin
Yokoluşum gözlerinin deryasında ölüşüm
Sonra enkazın yanık küllerinden bir şair.
Nasıl anlatsaydım gençliğimi öldürüşünü
Lal dilimdeki isyanları nasıl haykırsaydım
Cayır cayır yanan koca ömrün kısalışını..
Saçlarımdaki akların nedenler niçinlerini
Ne çok acı varmış..!
Gönülden düşen hep bin parçamı...!
Anlatamadıklarımızın gönlümüzdeki acısı
Yaşanmış bütün sevda hikayelerindeydi
Her hatayı dinleten ders mekanı sanki..
Bütün aşk masallarının kaynağı meydemi
Sarhoş kelamlarında mırıldanmalardamı
Hep dinlemekte olmuyor doluyor zamanla
Anlatma ihtiyaçları kaleme vurduğu anmı
Soramadığım sevdalı hayallerin akışlarımı
Her yanında onun kokusunu hissetmekmi
Yürekten akan kelamlar şiirleştiğimiydi
Ne çok acı varmış..!
Gönülden düşen hep bin parçamı...!
Gönülden düşen her parça ateştenmiş.
Her türkü bir sevdanın masalıymış..
Kafkasyalı
5.0
100% (3)