Anladım Hakim Bey, siz beni asacaksınız,
Başlamadan daha mahkeme,
Kırılmış benim kalemim,
Yargılıyorsunuz sözde bir yandan,
Hazırlanıyor meydanda dar ağacı,
Ve görünüyor camdan,

Sizin derdiniz,
Suçsuzluğumu ortaya çıkarmak değil,
Bu mahkeme öylesine yapılan bir gösteri,
Bende ilk ve son başrolünü oynayan,
Başarısız bir soytarı,
Uzatmayın işte, yaz deyin o kıza, bitsin bu curcuna,

Herhalde asılmadan sorulacak son isteğim,
O da hazır Hakim Bey, işte burada;
Cebinde ceketimin,
Bu mektubu versinler canım karıma,
Görmesin halimi diye; gelmesin dedim,
Çağırmadım buraya,

Görmesin de hatırlasın beni hep ayakta dimdik,
Desin benim arkamdan;
Fikirleri uğruna yitip gitmiş bir yiğit,
Bilmesin bir mektup için yalvardığımı,
Düşmesin değerim,
Üzgün değilim hiç, biliyorum yetişecek ardımdan Aslan Ömer’im

Ama bir ricam var sizden;
Bu mektup uğramasın sansüre,
İlk okuyan karım olsun; sarılsın, koklasın,
Benim yerime,
Ona verdiğim sözleri tutamamış olmak
Tek derdim,
Yoksa gerek yok cellada dar ağacına
Koşa koşa giderim