Merakın Peşinden Gidenler, Zamandan Daha Hızlı Olmalıdır!
Sıradan bir mahallede, sıradan bir günde gökyüzü aniden titremeye başlasaydı ne yapardınız? On yaşındaki Ege için bu, bir maceranın kapısı de...
Uçan Balonun Peşindeki Sır 🎈 Hüseyin TURHAL Bölüm 1: Garip Bir Hava Düğümü Ege, on yaşındaydı ve mahallelerindeki en büyük maceraperest unvanını taşıyordu. O unvanı kazanmasında, babasının ona hediye ettiği, üzerinde dev bir sarı "M" harfi olan, **"Merak Defteri"**nin payı büyüktü. Ege, gördüğü her tuhaf şeyi, duyduğu her fısıltıyı, hissettiği her garipliği bu deftere not ederdi. Bugün, deftere yazılacak yeni ve taze bir gariplik vardı. Gökyüzü, genelde olduğu gibi masmaviydi ama tam da evlerinin üzerindeki portakal ağacının hizasında, hava garip bir şekilde titriyordu. Sanki görünmez bir el, gökyüzünü bir çarşaf gibi çırpıyordu. Ege, penceresinin önünde durmuş, bu titremeyi incelerken, avucunda tuttuğu en sevdiği misketi, pıt diye yere düşürdü. Misket yuvarlanıp çalışma masasının ayağına çarptı. Tam o sırada, o titreyen bölgeden, rengi güneşin ilk ışığı gibi parlak, devasa bir kırmızı balon süzülerek aşağı inmeye başladı. Balon, bildiğimiz doğum günü balonlarına hiç benzemiyordu. Sepeti yerine, altında küçük, ahşap bir sandık asılıydı. Ege'nin hemen yan komşusu ve en iyi arkadaşı olan Can, elinde bir parça çikolata ile Ege'nin kapısından içeri daldı. "Ege! Gördün mü?" diye soluk soluğa sordu Can. Ege gözlerini balondan ayırmadan fısıldadı: "Merak Defteri'ne not alıyorum, Can. Bu sıradan bir balon değil. Bu, bir Hava Düğümü balonu." Balon, portakal ağacının dallarına takılmadan, yavaşça parkın ortasındaki yaşlı çınar ağacının yanına indi. Ahşap sandık, yere değer değmez, sanki içeriden bir kuvvet itiyormuş gibi, kapağı yavaşça aralandı. İçeride ne olduğunu tam göremiyorlardı. "Gidip bakmalıyız," dedi Ege, heyecandan sesi çatlayarak. "Bu bir sır! Ve sırları çözmek, bizim işimiz." Can, çikolatasını cebine attı ve başını salladı. "Ama eğer içinde tılsımlı bir harita varsa, en büyük parçası benim olacak." İki arkadaş, kimseye görünmemeye çalışarak, yavaş adımlarla parka doğru yürüdüler. Kırmızı balon, orada, çınar ağacının gölgesinde, onları bekliyordu. Ve sandığın aralık kapağından, belli belirsiz bir tıkırtı sesi geliyordu...
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.