Önsöz
Sevgili Okuyucu,
Bu satırları size, kâğıt üzerinde duran kelimelerden çok, ruhumun derinliklerinden gelen bir itiraf olarak sunuyorum. Elinizde tuttuğunuz bu kitap, hayal gücünün ürünü değil; bizzat yaşanmış, damarlarımda hissedilmiş, çaresizliğin ve yıkımın doruklarında yazılmış acı bir otobiyografik deneyimin gölgesidir. Adım Hüseyin Turhal, ve evet, ben o borsadan ve kriptodan kaybeden adamım.
Ben, İstanbul’da yirmi beş yıl boyunca bir elektrikçilik dükkânı işlettim. Elim her zaman dürüst emeğin kokusunu taşıdı. Hayatın yavaş, düzenli ve istikrarlı akımına inanırdım. Ta ki o meşum ana kadar… Toplumun her köşesini saran “bir kerede zengin olma” virüsü, benim de mantık devremde kısa devreye neden oldu.
Bu kitap, sadece finansal bir felaketin dökümü değildir. Bu, hırsın, gururun ve yalanın bir insanın bütün hayatını nasıl bir borç sarmalına soktuğunun psikolojik haritasıdır. Birikimimi, üzerine çektiğim kredileri, düştükçe daha fazla para koyma çılgınlığımı ve en kötüsü, borçla borcu kapatma sarmalına nasıl girdiğimi okuyacaksınız.
Sizi, kaybolan paranın değil, kaybedilen huzurun ve itibarın hikâyesine davet ediyorum.
Eğer siz de hayatınızın bir köşesinde "kolay para" hayalini kurduysanız, eğer bir mobil uygulamanın yeşil ve kırmızı çizgileri kalbinizin atışını hızlandırıyorsa, bu romanı okurken kendinizi bir aynaya bakıyor gibi hissedeceksiniz.
Bu öykü, bir uyarıdır. Bir elektrikçi olarak öğrendiğim en büyük ders şuydu: Devredeki en önemli parça yüksek voltaj değil, istikrarlı sigortadır. Ben, kendi hayatımın sigortasını attırdım.
Umarım benim acı deneyimim, sizin hayatınızda bir Yeni Bağlantı kurmanız için bir ışık olur.
Hüseyin TURHAL
İstanbul