Önsöz
Değerli Okuyucu,
Elinizde tuttuğunuz bu kitap, sessizliğin bir armağan olduğuna dair derin bir inançtan doğdu. Hayat, hepimizi sürekli bir uğultuya, sürekli bir yapılması gerekenler listesinin gürültüsüne hapseder. Oysa en gerçek, en saf sesler, tam da o gürültünün kestiği yerde başlar.
"Sessizliğin Armonisi," benim için bir sığınak oldu. Buradaki her bir serbest şiir, kalabalık bir caddede aniden durup gökyüzüne bakma eylemi gibidir; beklenmedik, kısa ve tüm kaosu geçersiz kılan bir an. Bu dizeler, ölçü ve uyak prangalarından azade kalarak, duyguların tam olarak hissedildiği anın saf enerjisini yansıtır.
Bu sayfalarda, sizi bir kuralla değil, bir duyguyla karşılamak istedim.
Burada, gözden kaçan güzellikler (bir yağmur damlasının camdaki izi, sabahın ilk ışığının titremesi) birer kahraman oldu.
Burada, anlaşılmaz yalnızlıklar ve kayıp anılar, yargılanmadan, sadece kabul edildi.
Bu şiirleri yazarken fark ettim ki, içimizdeki o en derin boşluk, aslında en zengin orkestraya sahiptir. Kitaba adını veren ’Armoni,’ bu gerçeği işaret eder: Sessizlik, bir yokluk değil, aksine dinlemeyi bilen kulaklar için binlerce küçük sesin bir araya gelişidir.
Kitabın yolculuğu tamamlandı. Şimdi sıra sizde.
Bu dizeler, sizinle buluştuğu an, kendi anlamını yeniden bulacaktır. Lütfen, sayfaları acele etmeden, kendi iç ritminizle çevirin. Kendinizi, her şiirin sonunda omuzlarınızdan bir yük kalkmış gibi hissedeceğiniz, kısa bir sessizliğe bırakın.
Umarım bu fısıltılar, sizin de ruhunuzda yankılanır.
Sevgilerimle,

Hüseyin TURHAL