Dostlarımızın bize gösterdiği sevgiyi abartmamız, duyduğumuz minnetten değil, takdire ve sevilmeye ne kadar layık olduğumuzu herkese göstermek içindir. la rochefaucauld
Şairin Mısraları
Bu dizi bir karakter hem şiir hemde anlatım yapanın olduğu bir dizidir. Bu dizi aşkın olduğu fakat ayrılığında olduğu ögütlerin de olduğu bir dizi seneryosu dur ...
1. Bölüm

1. Bölüm

24 Okuyucu
0 Beğeni
0 Yorum
İnci ve Barış çifti tartışır ve ayrılırlar. Ardından perişan bir halde Haluk adında yaşlı bir amcanın yanına oturur. Onu üzgün gören Haluk amca diye bilinen Haluk Öztürk sorar üzgün gördüğü Barış Korkmaz'a
Haluk Öztürk
- Neyin var evlat neden üzgün durursun
Barış Korkmaz
- Sevdiğimden ayrıldım Haluk amca
Dedikten sonra gözleri dolar
Haluk Öztürk
- Bak evlat sana bir şairden nasihat vermek gerekirse, dedikten sonra
Birini sevdim sanırsın
Ah şu zalim hayatta
Birine gönlünü kaptırırsın
Seni düşünmeyeceği bomboş bir zamanda
Sevgide böyle bir şeydir be evlat sevdim sanırsın fakat sevmezsin. Gönlünü kaptırırsın sadece ancak o seni sevmiyorsa onu bile görmez. Ah be evlat nasıl bir hayata sürüklendin bilmem ama sana son kez söylim sen onu seviyorsan oysa buna rağmen çekip gidiyorsa veya bir bahane buluyorsa bilki o seni hiç sevmemiştim. Çünkü seni seviyorsa ne bahanelere başvurur ne ayrılmak ister bunun hiç biri onun için yüreğinde yeri bile yoktur. Şimdi anlatabildim mi evlat
Barış Korkmaz
- Anladım Haluk amca. Bir şey sormak isterim eğer izin verirsen çok merak ettim
Haluk Öztürk
- Sor bakalım evlat
Barış Korkmaz
- O söylemiş olduğun şey nedir Haluk amca
Haluk Öztürk
- Bu söylemiş olduğum şey şairin mısralarıdır evlat. Ben birkaç şairden beğendiğim şiirleri ve özlü sözleri okurken beğeniyorsam bir kenara not ederim. Not ederken hep aklımda kalır bu da onlardan biri
Barış Korkmaz
- Ha güzelmiş Haluk amca. Neyse ben gidim artık görüşürüz dikkat et kendine Haluk amca
Haluk Öztürk
- Peki görüşürüz dikkat et kendine öyleyse evlat
Dedikten sonra Barış oturduğu yerden kalkar ve eve gitmek üzere yola koyulur. Eve gittikten sonra
Aynur Korkmaz ( Barış'ın Annesi)
- Oğlum nerdeydin geciktin merak ettim seni
Barış Korkmaz
- Haluk amcanın yanındaydım anne merak etme
Orhan Korkmaz ( Barış'ın Babası )
- Sen İnci'nin yanında değil miydin? Öyle söyleyip çıktın bundan
Naz Korkmaz ( Barış'ın Kız Kardeşi)
- Dur tahmin edim. Ayrıldınız değil mi?
Barış Korkmaz
- Maalesef ayrıldık kardeşim. Nedenini sormadan söylim. Onu söylem. Onu çok seviyorumuşum yani sıkıyormuşum sevgimle. Öyle söyledi. Ya nasıl sevmeliydim kardeşim. Ben onun hiç bir şeyine karışmazdım. Söylesene kardeşim kadın sevilmeyi ona değer vermeyi hak etmez mi?
Bunu söyledikten sonra gözleri dolar Barış'ın. Buna karşılık kardeşi de şunu söyler
Naz Korkmaz
- Bir kadın sevmeyi hak eder abi. Hem ben sana söyledim abi. Bu kız seni sevmiyor seninle gönül eğlendiriyor diye. O kız zengin bir ailenin parasıyla şımartılmış birisi bizim gibi fakiri ne yapsın
Barış Korkmaz
- Haklısın kardeşim. Sen hep beni uyardın bu kız seni seni sevmiyor gel yol yakınken ayrıl bu kızdan diye. Ama ben ne yaptım sana inanmadım dediğine kulak asmadım. Ben kendime ettim edeceğimi kardeşim
Orhan Korkmaz
- Oğlum şimdi tek yapmamız gereken seni sevmeyen ama senin onu seven o kızı unutturmanın bir yolunu bulmak. Biliyorum sevdiğin birini unutmak çok zor. Ama bunu bir şekilde aşıcaz be oğlum
Barış Korkmaz
- Tamam baba. Bende istiyorum zaten beni sevmeyen birini unutmak
Dedikten sonra Barış birçok hobi edinir. Fakat eski sevgilisini yani İnci'yi unutamaz. En son gece gündüz yoğun bir şekilde çalışılan bir iş bulur. Bulduğu bu işe girer. Bu sayede İnci'yi düşünmeye fırsat bulamaz. Böylelikle unuttuğunu zannederek mutlu mesut yaşar. Taki İnci ayrıldığına pişman olana dek. Bu pişmanlığının üzerine şans ister Barış'tan. Bunun üzerine Barış o şansı vermez. Eee ne demişler; seven insanı terk ediyorsan bir bahane uydurup o seven insandan şans beklemeyin. Çünkü seven insan zaten sen terk edene kadar zamanın bir çoğunu seninle harcamışcasına o zamanını artık seninle geçirmek bile istemez bu yüzden bu şansı asla beklemeyiniz. Ha bir de aşkta zengin fakir olmaları önemli değildir. Önemli olan yüreğinin güzelliği yani seni sevmesidir. Bir diğer değişle iç güzelliği aşkın simgesi halinde olmalıdır. Bu bölümün sonuna geldik bir sonraki bölümde görüşmek üzere hoşçakalın.
Yorum Yapın
Yorum yapabilmeniz için üye olmalısınız.
Yorumlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL