Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
ŞAHMARAN BİN MUSA OCAĞI Roman Hüseyin TURHAL
Anadolu'nun kadim topraklarında, Adıyaman'ın kızıl kayalıkları arasında, yedi göbekten gelen bir sır gizlenir: Şahmaran Bin Musa Ocağı. Bu Ocak, sadece bir şifa kapısı değil; Musa'nın asasının yere dü...
23. Bölüm

Bölüm 4: Arınma Ritüelleri ve Hamail’in İlk Çizgileri

3 Okuyucu
0 Beğeni
0 Yorum

I. Ece: Karabulutun Dağılması (7. Gün)
Ece’nin yedi günlük sabah akşam su içme seremonisi, ruhsal bir savaşa benziyordu. İlk üç gün, bedenindeki ağırlık, halsizlik ve yorgunluk hissi isyan etmiş, tütsülerin dumanı onu titretmişti. Ancak Rukiye ayetleriyle güçlendirilmiş su, bir nehir gibi akarak içerideki düğümleri çözmeye başlamıştı.
Yedinci günün akşamıydı. Ece, son tütsü kâğıdını yakmak için tepsiyi önüne koydu. Duman bu kez daha farklı, daha yumuşak kokuyordu. Yedi gün önce hissettiği o şiddetli baş dönmesi veya mide bulantısı yoktu. Onun yerine, göğsünden bir bulutun yavaşça yükseldiği hissine kapıldı.
Derin bir nefes aldı. İçindeki o kasvetli, sürekli kaygı veren ses ilk kez susmuştu. O an, bir aydınlanma yaşadı. Gözleri yaşla doldu, ama bu acının değil, kurtuluşun gözyaşlarıydı. Vücudunda, aylardır kayıp olan enerjinin geri geldiğini hissetti.
Aynaya baktı. Gözaltındaki morluklar azalmış, yüzüne yeniden hayat gelmişti. Negatif enerji ve kara büyünün oluşturduğu karabulut, Hoca’nın söz verdiği gibi dağılmıştı. Artık biliyordu ki, ilk aşama tamamlanmıştı. Edep ile gelen sabrın meyvesini almıştı. Şimdi sıra, bu arınmış ruhu kalıcı olarak koruma altına alacak olan, daha derin ve kadim işlemlere gelmişti.
II. Kerem: Bal Şerbeti ve Temizlik (3 Günlük Duş)
Kerem, Hüseyin Hoca’nın verdiği ilahi reçetelerle dolu bal şerbetli kağıt işlemlerini büyük bir sadakatle uyguluyordu. Onun tedavisi daha çok dışarıdan gelen nazar ve haset enerjisini, yani düşük yıldızına sebep olan kirleri temizlemeye odaklanmıştı.
Üç gün üst üste, şafak sökmeden önce, Hoca’nın tarif ettiği özel dualarla hazırlanan su ve erimiş kağıtlarla banyo yaptı. Bu duşlar, sıradan bir temizlikten çok, bir ritüeldi. İlk gün, suyun tenine değdiği yerde karıncalanmalar hissetti. İkinci gün, sırtından ve omuzlarından adeta kum taneleri dökülüyormuş gibi bir ağırlığın kalktığını hissetti.
Üçüncü gün, banyodan çıktığında, Kerem hafiflemiş ve yenilenmişti. Aylardır üzerindeki o ağırlık, halsizlik ve yorgunluk tamamen kalkmıştı. Kalbi, ilk kez bir iş girişimi öncesindeki heyecanı değil, temiz bir başlangıcın huzurunu taşıyordu. Ocağın verdiği bal şerbetli kağıt tatlı ve şifalıydı; zira acı hayat tecrübeleriyle bağlanmış olan evlilik ve iş kısmetinin düğümlerini yumuşatmıştı.
Kerem, üçüncü günün sonunda Hoca’yı aradı. Sesi titrek değil, güçlüydü. “Hocam, üzerimdeki her şey kalktı. Artık hazırım.”
Hüseyin Hoca gülümsedi. "İlk eşiği geçtin evlat. Beden temizlendi. Şimdi sıra, ruhun zırhını kuşatmada."
III. Hoca: Yedi Boyutlu Boylama ve Koruma Tılsımı
Hüseyin Hoca, Dergâh’ın sessiz odasında, Ece’nin ve Kerem’in ruhsal zırhlarını dokumakla meşguldü. Masasında, mürekkebi safran ve gül suyundan yapılmış özel bir karışımla hazırlıyordu. Kalemi, sadece harfleri değil, enerjiyi de kâğıda aktarıyordu.
Ece için hazırladığı işlem, en karmaşık ve kutsal olanıydı: Yedi Boyutlu Boylama Hamail Koruma Muskası.
Hoca, bir yandan Aşık Turhal’ın şiirindeki "Kur'an Rukiye okunur sırıda, İlahi receteler yazılır sırıda, Ladin ilmi Havas esrar da" mısralarını mırıldanıyordu. Ladin ilmi ve Havas ilminin en derin sırları bu tılsım içerisinde birleşecekti.
Muska, yedi ayrı koruma katmanından oluşuyordu. Her katman, bir manevi boyutu temsil ediyordu:
Nefs (Ego) Boyutu: İç huzursuzluğa karşı koruma.
Beden (Maddi) Boyutu: Halsizlik ve yorgunluğa karşı koruma.
Hâlet (Duygu) Boyutu: Stres ve kaygıya karşı koruma.
Kısmet (Talih) Boyutu: İş ve evlilik kısmeti bağlarına karşı koruma.
Nazar (Göz) Boyutu: Haset ve kem göze karşı koruma.
Sihir (Büyü) Boyutu: Kara büyülere ve musallata karşı kesin koruma.
Sır (Ruhani) Boyutu: Cin musallatına karşı koruma ve ilahi tecelli.
Hoca, son katmanı, Vefk’in merkezine, Kur’an-ı Kerim’in Hurufi sırlarına ait bir şifre yerleştirdi. Bu muska tamamlandığında, Ece, sadece şifa bulmakla kalmayacak, aynı zamanda ruhsal olarak yeniden doğacaktı.
“Yılan artık Asuman’a yükselmeye hazır,” diye fısıldadı Hoca, tılsımı katlarken. “Ama son aşama, en büyük teslimiyeti gerektirir: Yirmi bir gün sabır.”
Yorum Yapın
Yorum yapabilmeniz için üye olmalısınız.
Yorumlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL