Bir kimsenin beni yüzüme karşı methetmeye hakkı olursa, yüzüme karşı beni tenkit etmeye de hakkı olması lazımdır. bısmark
KUR'AN'DAKİ İSLAM Hüseyin TURHAL
Bu eseri yazmaya iten temel motivasyon, İslam ümmetinin yaşadığı derin anlam krizi ve kaynaktan kopuş gerçeğidir. Son birkaç yüzyıldır, Batı'nın ilerlemesi karşısında kendi medeniyet değerlerini sorgu...
16. Bölüm

Bölüm 11: Kur'an Dili ve Anlaşılırlığı: Mecaz, Tarihsellik ve Evrensel Mesajın Keşfi

15 Okuyucu
0 Beğeni
0 Yorum

11.1. Kur'an'ın Dili: Beyan ve Mübîn
Kur'an-ı Kerim, kendisini "Arapça bir Kur'an", "Apaçık bir Kitap" (Mübîn) ve "Beyan" (açık ve anlaşılır ifade) olarak tanımlar. Bu tanımlar, yazar Hüseyin Turhal için, Kur'an'ın temel mesajının zor, kapalı veya sadece ruhban sınıfının anlayabileceği bir metin olmadığını gösterir.
Kur'an, temel inanç (Tevhid), temel ahlak (Adalet) ve temel ibadet (Salât, Savm) konularında net ve kesindir (Muhkemât).
Kamer, 54:17: "Andolsun, Biz Kur'an'ı öğüt alınsın diye kolaylaştırdık. Öğüt alan yok mudur?"
Bu kolaylaştırma, Kur'an'ın temelinin anlaşılmasının herkese açık olduğu anlamına gelir. Müslümanların birçoğu, Kur'an'ı anlamayı tefsir ve fıkıh kitaplarına devrederek, metnin doğrudanlığı ilkesini zedelemektedir.
11.2. Mecaz ve Müteşabih (Benzetmeli) İfadelerin Yorumu
Kur'an metninde, Muhkem (açık) ayetlerin yanında Müteşabih (çok anlamlı, benzetmeli) ayetler de bulunur. Bu ayetler genellikle gayb (bilinemez) konuları, cennet/cehennem tasvirlerini veya Allah'ın sıfatlarını (Örn: Allah'ın Eli, Arş'a istivası) içerir.
Mecazın Amacı: Allah, insan aklının sınırlı olduğu konuları, insanların dünyevi deneyimlerinden yola çıkarak metaforlar ve benzetmelerle anlatmıştır.
Turhal'ın Yorumu: Kur'an'daki İslam, Müteşabih ayetlerin sadece Allah tarafından bilinen nihai anlamını kurcalamayı yasaklar. Bu tür ayetler, Muhkem (açık) ayetlere aykırı düşmeyecek şekilde, Tevhid ilkesini zedelemeyen bir çerçevede anlaşılmalıdır.
Al-i İmran, 3:7: "...Kalbten kayanlar, fitne çıkarmak ve kendi yorumlarını yapmak amacıyla ondaki müteşabih olanlara uyarlar. Oysa onun tevilini (gerçek yorumunu) ancak Allah bilir..."
Müslüman dünyasında yaşanan birçok fitne ve mezhepsel ayrılık, Kur'an'ın mecazi ifadelerinin literal (kelimesi kelimesine) anlamıyla zorlanmasından kaynaklanmıştır (Örn: Allah'a yer ve zaman atfetme tartışmaları).
11.3. Tarihsellik ve Evrensellik Dengesi
Kur'an ayetlerinin birçoğu, Hz. Peygamber döneminin tarihsel, kültürel ve hukuki şartlarına (Esbâb-ı Nüzûl) cevap olarak inmiştir. Bu, Tarihsellik boyutudur. Ancak Kur'an, bu özel şartları aşan Evrensel ilkeler sunar.

Kavram Açıklama Örnek
Evrensel İlke Her zaman ve mekânda geçerli olan ahlaki, hukuki ve teolojik amaç (Makasıd). Adalet, zulmün reddi, faiz yasağı, tevhid.
Tarihsel Uygulama Evrensel ilkenin 7. yüzyıl Arap toplumundaki somut uygulama biçimi. Kölelik hukuku, bazı savaş hukuku detayları, belirli cezaların şekilleri.

Turhal'ın Tezi: Birçok geleneksel hüküm, tarihsel uygulamanın kendisini evrensel ilke zannederek dondurmuştur. Kur'an'daki İslam, amacın (adalet, eşitlik) korunarak, uygulama biçiminin (hukuki ve sosyal düzenlemeler) çağın şartlarına göre yeniden içtihat edilmesini gerektirir. Örneğin, kölelik hukuku ayetleri, köleliği kaldırma amacına (evrensel ilke) hizmet eden, ancak o günkü şartlarda hemen kaldırılamadığı için tedrici olarak insanileştirme yolunu (tarihsel uygulama) seçmiştir.
11.4. Yorum Metodolojisinde İki Hata
Hüseyin Turhal, Kur'an'ı anlama çabalarında iki aşırı uca kayan hata tespit eder:
Aşırı Literalizm (Zahiriye Hataları): Metni harfi harfine alıp, mecazi veya tarihsel bağlamını tamamen reddetmek. Bu, dini katı, esnemez ve günümüz hayatıyla çatışan bir yapıya sokar.
Aşırı Rasyonalizm (Batıniye Hataları): Metnin açık anlamını (Muhkem) tamamen görmezden gelip, her şeyi kendi arzu ve aklına uygun gizli, batıni anlamlara (yorumlar) indirgemek. Bu, metnin otoritesini zayıflatır ve kişiyi keyfi yoruma götürür.
Kur'an'daki İslam, bu iki aşırı ucu reddeder. Yorum, Kur'an'ın kendi bütünlüğü (Tefsiru'l-Kur'an bi'l-Kur'an), akıl (Bölüm 7) ve dilbilimsel kurallar çerçevesinde yapılmalıdır.
11.5. Kur'an'ın Çağrısı: Tedebbür (Derinlemesine Düşünme)
Kur'an, pasif bir okuma değil, Tedebbür (derinlemesine düşünme, ayetlerin arkasındaki hikmeti keşfetme) ister.
Muhammed, 47:24: "Hâlâ Kur'an'ı tedebbür etmiyorlar mı? Yoksa kalplerin üzerinde kilitler mi var?"
Bu, Müslümanın her okuyuşta metne yeni bir bakış açısıyla yaklaşma ve onun değişmeyen evrensel mesajını kendi hayatına ve çağına uygulama sorumluluğu olduğunu gösterir.
Yorum Yapın
Yorum yapabilmeniz için üye olmalısınız.
Yorumlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL