Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
KRALI UYANDIRMAK ROMAN Hüseyin TURHAL
Adıyaman, Nemrut Dağı. Binlerce yıldır Kommagene Krallığı'nın sırlarını uykuya yatıran mistik zirve. Arkeolog Nurten, Defineci Hüseyin ve bilge Dayı, Kral Nemrut’un kayıp mezarını ve hazinesini bulma...
43. Bölüm

Fırat’ın Mavi Sırrı: Üçüncü Bölüm Mavi Suyun Derinliğinde Aşk ve Keşif

13 Okuyucu
0 Beğeni
0 Yorum
Fırat’ın Mavi Sırrı: Üçüncü Bölüm
Mavi Suyun Derinliğinde Aşk ve Keşif

Hüseyin, vana kolunu, semboller arasındaki en güçlü ve derin olan 'Tutku' yönüne doğru çevirdi.
GÜÜÜMBÜÜÜRT!
Havzada devasa bir uğultu yankılandı. Su seviyesi aniden düşmeye başladı, ancak bu bir boşaltma tuzağı değildi. Sadece Yılan dehlizinin önündeki Gizli Gölet’in suyu, hızla dehlizin içine çekilmişti. Geriye, göletin dibinde, suyla yıkanmış dar bir giriş tüneli kaldı.
"Başardık!" diye bağırdı Nurten, Hüseyin'in boynuna sarılarak. Onların tutkusu, büyüyü alt etmişti.
Hüseyin ve Nurten, öncü olarak tünele girdiler. Tünel dar ve kaygandı. Birkaç metre sonra, tünel, aniden genişleyerek Fırat’ın altındaki devasa bir dehlize açıldı. Dehlizin zemininde, suyun rengini koyu maviye çeviren, kalsiyum bakımından zengin mineraller vardı. Burası, Mavi Suyun Derinliği idi.
Bu büyük dehlizin merkezinde, suyun hemen üstünde duran, antik bir taş sandık vardı.
"İşte hazine!" dedi Nurten, hızla sandığa doğru yüzmeye çalıştı.
Ancak sandığa yaklaştıklarında, sandığın etrafındaki sudan hafif bir parıltı yayılıyordu. Sandık, suyun yüzeyinde duruyordu, ancak yaklaşana karşı bir elektromanyetik alan oluşturuyordu.
"Tuzak değil," dedi Hüseyin, hızla. "Bu bir büyü kalkanı. Sandığa dokunamayız."
Sandığın yanındaki duvarda, son bir yazı vardı: "Mavi suyun sonsuzluğunda, büyü sadece aşkın tam teslimiyetinde çözülür."
"Aşkın tam teslimiyeti..." diye fısıldadı Nurten. "Bu, sadece sevgi değil, iki ruhun bir olması demek. Su, enerjiyi iletir. Eğer bu büyüyü çözmek istiyorsak, aynı anda dokunmalıyız."
Hüseyin, Nurten'e baktı. Mavi suyun yansıması, onların yüzlerini aydınlatıyordu. Korku gitmiş, yerini aşkın getirdiği cesarete bırakmıştı. Hüseyin ve Nurten, suyun altında el ele tutuştular, göz göze geldiler. Ardından, aynı anda suya daldılar.
SUYUN DERİNLİĞİNDE ÖPÜCÜK.
Mavi suyun içinde, Fırat’ın binlerce yıllık enerjisiyle sarılmış halde, Hüseyin ve Nurten'in dudakları birleşti. Tutkuları, suyun enerjisiyle birleştiği an, sandığın etrafındaki elektromanyetik alan aniden kayboldu.
Sandığın kilidi, ÇIT! sesiyle açıldı.
Sandığın kapağını suyun altında açtılar. İçinde, ne altın, ne de değerli taşlar vardı. Sadece, pürüzsüz mermer bir kaide üzerine yerleştirilmiş, Kommagene Krallığı'nın tüm tarihini ve felsefesini içeren, bronz plakalarla yazılmış, Nemrut’un Kayıp Kronikleri duruyordu.
"Bu... bu altınlardan daha değerli," dedi Nurten, suyun yüzeyine çıkar çıkmaz. "Bu, arkeoloji tarihine yeni bir keşif! Kommagene'nin tüm sırrı!"
Hüseyin, Nurten'i sarmaladı. Fırat’ın Mavi Suyu’nun derinliğinde, Nemrut’un hazinesini, yani kayıp tarihi bulmuşlardı. Ancak buldukları en büyük hazine, suyun altında mühürlenen sonsuz aşklarıydı.
Yorum Yapın
Yorum yapabilmeniz için üye olmalısınız.
Yorumlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL