Ölümsüz Dünya Lideri Mustafa Kemal Atatürk

"Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır, fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır."

Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu, büyük komutan ve eşsiz devlet adamı Gazi Mustafa Kemal Atatürk, aramızdan ayrılışının her yıl dönümünde, 10 Kasım'da, sadece Türk milletinin değil, tüm dünyanın saygı ve minnetle andığı ölümsüz bir lider olarak hatırlanır. 10 Kasım 1938 sabahı Dolmabahçe Sarayı'nda hayat gözlerini yumduğunda, ardında askeri dehasıyla kazanılmış bir Kurtuluş Savaşı, yoktan var edilmiş çağdaş bir ulus devlet ve gelecek nesillere ilham verecek köklü devrimler bıraktı.

Dünya Lideri Kimliği
Atatürk'ü "Ölümsüz Dünya Lideri" yapan, sadece kendi milletinin kaderini değiştirmesi değil, aynı zamanda evrensel vizyonu ve ilkeleriyle tüm mazlum milletlere rehberlik etmesidir.

Askeri Deha: Çanakkale'den Kurtuluş Savaşı'na kadar gösterdiği üstün komutanlık yeteneği, en zorlu şartlarda dahi stratejik zekâsıyla zaferler kazanmasını sağlamıştır. Bu deha, dünya askeri tarihinde hâlâ incelenmekte ve takdir edilmektedir.

İnkılapçı ve Vizyoner Devlet Adamı: O, bir imparatorluğun küllerinden, kısa sürede laik, modern ve bağımsız bir cumhuriyet inşa etti. Harf Devrimi'nden kadın haklarının tanınmasına kadar gerçekleştirdiği köklü inkılaplar, Türkiye'yi çağdaş medeniyetler seviyesine çıkarma hedefine hizmet etti.

Barışın ve İnsanlığın Savunucusu: "Yurtta sulh, cihanda sulh" ilkesi, onun sadece ülkesi için değil, tüm dünya için barışı ne kadar önemsediğinin en net ifadesidir. Sömürgeciliğe karşı mücadele eden milletler için bir ilham kaynağı olmuş, uluslararası alanda saygın bir figür olarak tanınmıştır.

Evrensel Takdir: İtalyan radyolarının "Sezar, İskender, Napolyon ayağa kalkınız, büyüğünüz geliyor" anonsu, yabancı gazetelerin "Türkiye'nin önceki kuşaklarından hiçbirine nasip olmayan özgürlük ve güven dolu bir hayat sağladı" şeklindeki yorumları, onun liderliğinin uluslararası boyutunu kanıtlamaktadır. Hatta yapılan araştırmalarda, 20. yüzyılın en başarılı devlet adamlarından biri olarak gösterilmesi, Atatürk'ün sadece bir ulusal kahraman değil, bir dünya lideri olduğunu tescillemiştir.

10 Kasım'ın Anlamı: Matem Değil, Anlama
10 Kasım, bir yok oluşun değil, bir devrin kapanıp, onun bıraktığı eserlerin yaşatılacağı bilincinin pekiştiği gündür. Atatürk, bedenen aramızdan ayrılmış olabilir, ancak fikirleri, ilke ve inkılapları Türkiye Cumhuriyeti'nin ve Türk milletinin kalbinde ve bilincinde yaşamaya devam etmektedir.

Atatürk'ü anlamak; matem tutmak yerine, onun mirasına sahip çıkmak, ülkeyi muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkarma idealine sadık kalmak ve daima ileriye bakmak demektir. O'nun gösterdiği yolda, bilim ve akıl rehberliğinde çalışmak, dürüst olmak ve ülkenin gelişimi için sorumluluk almak, en anlamlı anma biçimidir.
"Beni görmek demek, behemehal yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kafidir."

Sonuç olarak; Mustafa Kemal Atatürk, sadece Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu değil, aynı zamanda zorluklar karşısında yılmayan bir iradenin, köklü değişimin ve evrensel barış idealinin ölümsüz sembolüdür. Her 10 Kasım, onun bıraktığı büyük mirasa bir kez daha sahip çıkma ve geleceğe daha aydınlık bir Türkiye bırakma sözümüzü yenileme günüdür.

Hüseyin TURHAL