Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
KÖŞE YAZILARIM ve MAKALELER Hüseyin TURHAL
Söz Uçar, Yazı Kalır Elinizdeki bu derleme, yıllardır yerel ve ulusal basında yayınlanmış ve yayınlanmamış makale ve köşe yazılarımın bir araya getirilmesinden oluşmaktadır. Kitap, tek bir konuya de...
199. Bölüm

İDEAL EVLİLİK YAŞI KAÇTIR?

19 Okuyucu
0 Beğeni
0 Yorum

Evliliğin temel amacı; soyun, neslin devamı, iyi günde kötü günde hayatın her alanında el ele, dayanışma içinde ömür boyu bir hayatı paylaşmaktır.
En önemli olan, ideal evlilik yaşı kaçtır ve bunun önemi nedir? Erken veya geç evliliğin insan hayatına olumlu veya olumsuz sonuçları nelerdir? Bu tür sorunları gözlemlerle irdelemek elzemdir.
En ideal evlilik yaşı, kız olsun erkek olsun, 18 ile 21 yaş arasıdır. Gençler bu yaşlarda daha aktif, dinamik, enerjik ve cinsel haz duyma sürecini yoğun yaşadıkları için bu dönem uygundur. Bu yaşlardaki evlilik, gençleri zinadan korur, cinsel yaşamda problem çıkmasını engeller ve sağlıklı çocukların dünyaya gelmesini sağlar.
Toplumumuzun örf, adet ve dinsel gelenekleri gereği, evlenmeden cinsel ilişki uygun görülmez, ahlaksızlık olarak değerlendirilir. Ergenlik çağında cinsel uyanışı başlayan, ancak sağlıklı cinsel eğitim verilmemiş ve bu konunun konuşulmasının ayıp sayıldığı bir kültür içerisinde yetişen genç, utangaç, duygularını içine kapanık yaşar, cinsel dürtülerini bastırır. Cinsel istek ve ihtiyacını karşılayamama, psikolojik bunalım gibi sonuçları doğurur. Gençler, bu cinsel duygularını evlenene kadar bastırarak yaşamak zorunda kalır. Eğer evlilik için ekonomik şartlar hazır değilse, 30 yaşına kadar beklemek zorunda kalır ve cinsel hayatı bir azaba dönüşebilir.
Geç yaşta yapılan evlilikler, cinsel sorunlarla birlikte, aile içinde geçimsizliğe, hatta boşanmaya zemin hazırlar. Çünkü bir evliliği ayakta tutan unsurların başında, sağlıklı, sorunsuz bir cinsel yaşam ve güçlü ekonomik temeller gelir. Sağlıklı bir cinsel ilişki yoksa o evlilik uzun sürmez, yuva yıkılır veya yanlış arayışlar içerisine girilerek hayatlar bir çıkmaza sokulur. 28, 30, 35, 40 yaş aralığı, gençlik sürecinin sonuna doğru gidildiğinin bir göstergesidir. Bu yaşlara kadar gelmiş, sağlıklı bir cinsel yaşamı olmamış, cinsel duygularını bastırmış kız veya erkek; psikolojik bunalım, stres, menopoz/andropoz dönemleri yaşayarak, cinsel sorunlarını tetikler. Ereksiyon, erken boşalma, isteksizlik, haz duymama, kısırlık gibi sorunlar meydana gelebilir. Evlilik hayatları bir çıkmaza girer. Cinsel problemler ve çocuk sahibi olamama gibi sorunlar, aileyi ekonomik ve psikolojik yönden yıpratır; aldatma ve yanlış arayışlar, boşanma ve dağılmaya yol açar.
Ergenlik çağına gelmiş ve gençlik çağına girmek üzereyken sağlıklı cinsel eğitimden yoksun olan bir çocuk, dinsel bağnaz ve geleneksel kuralların etkisiyle cinsel duygularını bastırma, ayıplanma, günah korkusu ile dışlanmış bir cinsellik algısı geliştirir. Bu durum, evlilik hayatını ilk dönemlerinden sonuna kadar olumsuz etkiler. Eğer kişi ekonomik yönden evliliğe hazır değilse, uzun bir süre evlilik ve cinsel yaşamı olmayacaktır. Gençlerin içine bastırdığı cinsel istek duyguları bir süre sonra beyni zorlayarak patlak verebilir, kızgın ve saldırgan bir tutum sergileyebilir. Bu cinsel açlık, saldırgan tecavüz vakalarına yol açabilir, cinsel sapmaya zemin hazırlayabilir. Psikolojik bunalım ve cinsel sapma; lezbiyenlik, geylik, cinsel yönelim/cinsiyet değişimi gibi sonuçlara, beraberinde ahlaki çöküşe ve değerlerin yozlaşmasına yol açacaktır.
Sağlıklı bir cinsel yaşam, zinadan uzak durma, verimli ve dinamik bir nesil yetiştirme, mutlu bir evlilik hayatı yaşatmak için evlilik yaşı zorunlu olmalı, 18-21 yaş arasını doldurmuş genç kız ve erkekler evlendirilmelidir. Ekonomik tüm masrafları devlet karşılamalı, gençlere ev ve iş zorunlu olarak sağlanmalıdır.
Bugün Türkiye genelinde sayısı milyonu bulan, evlenmeyen 30, 35, 40, 45 yaşlarına gelmiş kız ve erkek bulunmaktadır. Kiminin ekonomik sorunları, kiminin de okuma ve meslek sahibi olma umuduyla zaman aşımına uğramış seçiciliği nedeniyle eş bulamama sorunu vardır. Bu sorun; psikolojik bunalım, toplumda yozlaşma, ahlaki çöküş ve beraberinde neslin tükenmesi, soyun devamı önünde büyük ve tehlikeli bir engeldir. Cinsel hayatların son bulduğu görülmektedir.
Sağlıklı ve huzurlu bir aile hayatı için, dinamik ve güçlü bir nesil yetiştirmek için evliliği kolaylaştırınız.
(11 Şubat 2019)
Yorum Yapın
Yorum yapabilmeniz için üye olmalısınız.
Yorumlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL