Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
KÖŞE YAZILARIM ve MAKALELER Hüseyin TURHAL
Söz Uçar, Yazı Kalır Elinizdeki bu derleme, yıllardır yerel ve ulusal basında yayınlanmış ve yayınlanmamış makale ve köşe yazılarımın bir araya getirilmesinden oluşmaktadır. Kitap, tek bir konuya de...
25. Bölüm

COVID-19 Pandemi Süreci, Eğitim Sistemini Nasıl Etkiledi?

37 Okuyucu
0 Beğeni
0 Yorum
Hüseyin Turhal
[email protected]
COVID-19 Pandemi Süreci, Eğitim Sistemini Nasıl Etkiledi?
Yeni bir eğitim ve öğretim yılına gireceğimiz bugünlerde öğrencilerimize ve öğretmenlerimize başarılar diliyorum. Uzun bir pandemi sürecinden sonra çocuklarımız yüz yüze eğitimlerine kavuşacaklar.
Bu süreçte çocukların okullarına adaptasyonları oldukça zor olacak gibi görünüyor. Ancak burada en önemli görev anne ve babalara düşüyor. Çünkü okulların uzaktan eğitimle verildiği andan itibaren birçok öğrencide internet bağımlılığı oluşmuş durumda. Bu internet bağımlığı durumu hemen hemen bütün ailelerin en çok sitem ettiği konuların başında geliyor.
Ayrıca geçmişten bu yana eğitim camiası içerisinde çocuklara verilen ezberci anlayışında artık değişmesi gerektiğini düşünüyorum. Çünkü ezberci bir anlayış her öğrenciler için gelip geçici bir bilgi tarzıdır.
Bir konuyu ezberleyen bir öğrenci bir sonraki yıl ezberlediği konuyu unutuyor. Bu sebepledir ki; ezberci bir bakış açısı yerine irdeleyici bir yol izlenmelidir. Bunun yanında öğrencilere kitap okuma alışkanlığı kazandırılmalıdır. Burada görev öğretmenlerden çok velilerimize düşmektedir.
Veliler çocuklarının internette zaman geçirdiği o boş zaman dilimlerine engel olmalı ve çocuklarının kitap okumaları için ısrarcı olmalıdır. Kitap okuyan bir toplum her zaman ileriyi gören bir toplumdur. Bir gençlik kitap okursa hem kötü alışkanlıklardan hem de kötü insanlardan uzak durmuş olur.
Günümüze gençliğine baktığım zaman pekte umutlu değilim. Bu konuda belki de köşe yazımı okuyan bazı veliler bana kızacaklar acaba gerçekleri söylemek ve yazmak zorundayım. Çocuklarını okullara gönderen birçok veli 15 günde bir olsa çocuğunun sınıf öğretmenine evladının dersleri ve okul içindeki davranışları konusunda bilgi almıyor. Hatta aileler çocuklarını okullara gönderdikten sonra çocuklarının ödevlerini yapıp, yapmadığını, kimlerle arkadaşlık ettiğini bile takip etmiyorlar.
Böyle bir veli profili olunca bakıyorsun ki o öğrenci derslerinde başarısız oluyor. Bunun sebebi eğitimciler değil, sorumsuz olan velilerdir. Toplum olarak çocuklarımızın başarılı olmasını istiyorsak onların kimlerle arkadaşlık ettiğini, ders çalışıp, çalışmadığını araştıracağız. Yoksa kusura bakmayın ama ders çalışmayan, ne bileyim sigara içen öğrenciden kimse başarı beklemesin.
Günümüz gençliğine baktığımda ne bir konuyu araştırdığını nede kitap okuduğunu görüyorum. Çoğu zaman okul çıkışı çıkan birçok öğrenci birkaç arkadaşıyla birlikte bağırarak konuşuyor. Hatta yoldan genç insanların dikkatini çekmek için arkadaşlarına lakapla hitap ediyor. Bir defa bir insana ismiyle değil de lakabıyla hitap etmek kadar saçma bir durum olamaz. Her insanın bir ismi vardır. Ve o insana ismiyle hitap edilir.
Bu konuyu bir kenara bırakalım. Gelelim bir diğer konuya. AK Parti hükümeti döneminde öğrencilerin saç tıraşı ve kıyafet konusunda öğrencilere getirdiği serbestlik kararı yanlış bir karardı. Bugün okula giden öğrencinin kıyafetine baktığımızda “öğrenci” demeye bin şahit lazım. Eskiden öğrencinin kıyafeti ve tıraşı konusunda bir ciddiyet vardı. Şimdi ise bir öğrencinin kıyafetine ve saç, sakal tıraşına baktığında onun öğrenci olduğunu ispatlamak için velisini çağırman gerekiyor.
Bu konuda yeninden bir düzenlemenin yapılması gerekiyor. Yine takım elbiseli, tıraşlı öğrencilerin olduğu bir günün olması gerektiğini hatırlatmak isterim. Bu konuda pekte umutlu olmasan bile bir köşe yazarı olarak köşemden bu konuyu yazmak benim görevim.
Köşe yazımın başında yazmış olduğum gibi uzun bir pandemi sürecini geride bırakmış olduk. Okulların açıldığı günlerde çocuklar sanki yeni okula başlamış her öğrenci gibi bilgilerini tazeleyecekler. Bu süreç çok zor bir süreç. Bu süreçte eğitimcilerimiz belki de zor bir süreci yaşayacaklar.
Umarım bu pandemi süreci sona erer de hayat normale döner. Aksi takdirde bu şekilde yaşamaya alışacağız. Milli Eğitim Bakanlığı gibi köklü bir kuruluşunda bu süreci uzaktan eğitimle yönettiğine şahit olduk. Ancak yüz yüze eğitim olmadığı müddetçe çocuklara bir şey vermek mümkün değildir. Çünkü EBA için evlerine internet bağlayan ailelerin çocukları şimdilerde internet bağımlısı olmuş. Bu çocuklar yemeden, içmeden kesilerek neredeyse cep telefonuyla, tabletle tuvalete gidiyorlar.
Bu sürecin son bulması halinde öğrenciler inşallah sosyal medyadan uzak bir hayata kavuşurlar. Hayatta en önemli husus okumaktır. Hatta yüce rabbimiz tarafından ilk inen ayet “Yaratan Rabbinin adına oku” şeklindedir. Onun içindir ki; okumak çok önemlidir.
Yorum Yapın
Yorum yapabilmeniz için üye olmalısınız.
Yorumlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL