Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
KÖŞE YAZILARIM ve MAKALELER Hüseyin TURHAL
Söz Uçar, Yazı Kalır Elinizdeki bu derleme, yıllardır yerel ve ulusal basında yayınlanmış ve yayınlanmamış makale ve köşe yazılarımın bir araya getirilmesinden oluşmaktadır. Kitap, tek bir konuya de...
21. Bölüm

Adıyaman’ın Yeşil Altın İmtihanı: Tütün, Bir Geçim Kapısından Fazlası

34 Okuyucu
0 Beğeni
0 Yorum

https://www.adiyamandahaber.com/files/uploads/user/8396e81a648b3b78745e1f08579e0bb0-28c08f94088dab9f36e0.jpeg
Hüseyin Turhal
Adıyaman’ın Yeşil Altın İmtihanı: Tütün, Bir Geçim Kapısından Fazlası
30-10-2025 14:51 213 kez okundu.

Adıyaman... Güneydoğu Anadolu’nun bu kadim şehri, adını yalnızca Kommagene Krallığı’ndan ve Nemrut Dağı’ndan almıyor; aynı zamanda bereketli topraklarında yüzyıllardır hayat bulan bir üründen, tütünden alıyor. Tıpkı Malatya’nın kayısısı, Rize’nin çayı gibi, Adıyaman’da da tütün yalnızca bir tarım ürünü değil; bir kültürün, bir geleneğin ve binlerce ailenin yaşam mücadelesinin simgesidir.

Yöre halkı bunu en yalın biçimde şöyle ifade eder: “Adıyaman’da tütün, genç kızların çeyiz parası, çocukların okul harçlığı, evin ekmeğidir.”

Bu söz, tütünün ekonomik değerinin ötesinde, bir güvence, bir gelecek umudu ve toplumsal dayanışmanın temel taşı olduğunu açıkça gösterir.

Yeşil Altının Kritik Önemi

Adıyaman’ın özellikle dağlık ve kırsal bölgelerinde tarım arazilerinin küçük ve parçalı yapısı, alternatif ürünlerin ekonomik olarak yetiştirilmesini güçleştiriyor. İşte tam da bu noktada tütün, ailelerin geçiminde vazgeçilmez bir rol üstleniyor. Yoğun emek gerektirmesi sayesinde kırsalda tüm aile fertlerine iş imkânı sunarak, göçü önleyen nadir ürünlerden biri hâline geliyor. Tütün, sadece çiftçinin cebine giren para değildir; aynı zamanda kırsal istihdamın güvencesidir.

Ekimden kurutmaya kadar süren uzun süreç, mevsimlik iş gücü ihtiyacı yaratarak yerel ekonomiyi canlı tutar. Sosyal refahın temeli olur. Çocukların eğitim masraflarından gençlerin evlilik hazırlıklarına kadar birçok ihtiyaç, tütünden elde edilen gelirle karşılanır. Yerel ticaretin motorudur. Esnaf, nakliyeci ve işleyici gibi dolaylı sektörleri besleyerek, ilin ekonomik döngüsüne katkı sağlar.

Ancak bu kadar önemli bir ürün, tarihsel süreçte pek çok sarsıntı yaşamıştır. Tekel’in özelleştirilmesi, kota uygulamaları ve piyasa daralması, tütün üretimini ciddi biçimde geriletmiş; bu da kırsaldan kente göçü hızlandırmıştır. Adıyaman ekonomisinin bel kemiği zayıflamış, üreticiler geçim sıkıntısıyla karşı karşıya kalmıştır.

Kaçakçılıkla Mücadele ve Kooperatifleşme Çıkmazı

Son yıllarda sarmalık kıyılmış tütünle ilgili yasal düzenlemeler, üreticiyi zorlu bir sürece sürükledi. Ağır cezai yaptırımlar ve lisans zorunlulukları, tütün üreticisini adeta “yasadışı” konuma itme tehlikesi yarattı. Bu durum, Adıyamanlı üreticilerde büyük bir mağduriyet ve endişe doğurdu.Bu çıkmazdan kurtulmanın yolu olarak kooperatifleşme öne çıkıyor.

Üretimin kayıt altına alınması, paketleme ve satış süreçlerinin denetimli biçimde yürütülmesi, hem devletin vergi kaybını önleyecek hem de üreticinin emeğini koruyacaktır. Yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşları, doğrudan 30 bin ailenin, dolaylı olarak ise 150 bin kişinin geçimini etkileyen bu sektör için çözüm arayışında. Eğer kooperatif modeli başarıyla hayata geçirilirse, Adıyaman tütünü hem markalaşacak hem de üretici yasal ve ekonomik güvenceye kavuşacaktır.

Son Söz: Politika Yapıcıların Sorumluluğu

Adıyaman tütünü, sadece bir tarım ürünü değil; bir kalkınma meselesidir. Kırsal göçün önlenmesi, sosyal dengenin korunması ve ekonomik istikrarın sağlanması isteniyorsa, karar vericiler bu gerçeği göz ardı etmemelidir.

Tütün üreticisini cezalandıran değil; onu güçlendiren, yasal zeminde koruyan ve küresel pazarlara erişimini kolaylaştıran bir politika yaklaşımı artık kaçınılmazdır. Aksi hâlde, Adıyaman’ın “yeşil altını” sadece geçmişte kalan bir zenginlik olarak anılacaktır. Adıyaman’a ve tütün üreticisine sahip çıkmak, aslında Türkiye’nin kırsal kalkınma mücadelesine sahip çıkmaktır.
Yorum Yapın
Yorum yapabilmeniz için üye olmalısınız.
Yorumlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL