Kartalların yaşam süreleri oldukça uzundur; yetmiş yıl kadar yaşayabilirler. Ancak kırklı yaşlarına geldiklerinde zorlu bir dönemeçle karşılaşırlar.

Bu dönemde gagaları göğüslerine kadar uzar, pençeleri esnekliğini yitirir, sertleşir; tüyleri ise ağırlaşır ve kalınlaşır.Bu durumda kartal iki seçenekle karşı karşıyadır: Ya ölmeyi seçecek ya da hayatını sürdürmeyi. Birinci seçenek kartalın tamamen yok oluşu anlamına gelirken, ikinci seçenek, içindeki güçle birleştiğinde yeniden doğuşunu sağlayabilir.
Yeniden doğuşu seçen kartal, kendisini yüksek kayaların bulunduğu bir çukura kapatır. Böylece zor ve acılı bir süreç başlar. Kartal, günlerce gagasını taşlara vurarak kırar ve yeni gagasının çıkmasını bekler. Yeni gagası çıkınca sertleşmiş pençelerini koparır ve yeni tırnaklarının oluşmasını bekler. Tırnakları çıktıktan sonra gagası ve tırnaklarıyla kalın, sert tüylerini yolar.

Bu süreç yaklaşık beş ay sürer ve sonunda hayata yeniden doğmuş, güçlü, kararlı ve ne istediğini bilen bir kartal ortaya çıkar. Bu kartal, yeniden doğuşun gücüyle hayata daha sıkı sarılır.Bir hayvanın yaşamındaki bu kesit, bizim de hayat gerçeğimizde ibret almamız gereken bir farkındalık sunmaz mı? İnsanlar, dünyada "hayatım" dedikleri yaşamı sürdürürken bazen öyle bir anla karşılaşırlar ki karşılarına bir dönemeç çıkar. Bu noktada ya ölmeyi tercih ederler ya da Yaradan’ın yüreğine yerleştirdiği inançla yeniden doğarlar ve bu doğuşun gücüyle hayata dört elle sarılırlar.İnancı zayıf olanlar, bu farkındalığı yüreğinde hissedemeyenler, bilinçsizce ölümü seçebilir.
Günümüzde sıkça duyduğumuz intihar haberlerinin nedeni de budur. Ancak yüreğindeki inancın ve yaşam sevgisinin farkına varabilenler, kendini ve insanları sever. İnançlı bir kişi kaçmayı değil, mücadeleyi seçer. Bu zorlu süreci atlatır, hayatındaki dönemeçte sıçrayışı yaşar, yeniden doğar ve hayata daha sıkı sarılır.

Yeni hayatında, yaşadığı acıların ve zorlukların bilincinde olan kişi, bu deneyimlerle daha dayanıklı ve güçlü olur. Rüzgâr ne kadar sert eserse essin, fırtına ne kadar şiddetlenirse şiddetlensin, dimdik ayakta kalabilir. Bu gücü, yüreğindeki inançtan ve sevgiden alırlar.