İlkay Coşkun’un bu eserinin öne çıkan en belirgin özelliği, hava durumu ve iklim olaylarına, mesela dört elemente, insani bir mühür vurması. Deyim yerindeyse meteorolojiyi insanlaştırmasıdır. İnsanın ...
kış boran üzerimizde/ne çok gölge yaşadık baharla doğacak güneş/seni çok aradık -- bir bir düşüyor cemre/bekleniyorsun bahar kilerlerde kış var/mart yürekler ağyar
Çiğdemler, cemreler, ilk çiçekler sarmaş dolaş ve gümbür gümbür gelen yaz habercisi. Güneşin çevresinde ve aynı zamanda kendi çevresinde dönen dünyamız bir canlı misali baharla birlikte yenilenmeye ve silkelenmeye başlıyor. Kışın zemherinin çetin hâllerin den bu günlere geldik. Yılanlar, çıyanlar, ayılar, uykudaki hayvanlar uyanmaya başladı. Tabiat uykusundan uyanıyor her zamanki gibi. Kuzular, buzağılar ağıllardan ve barınaklardan ses veriyor. Kızgın kediler sokaklarda cirit atmaya başladı. Apoletlerini söken zemheri ve neon aydınlığında ışıldamaya başlayan gök sema taze umutları filizliyor âdeta. Seslere yakıştırılan şarkılar, bahar kavuşmalarında ritim tutuyor.
ilk gözyaşları dökülür çimenlere baharla beraber sere serpe turnalar
Ezoterik simyacılara göre hava, su, toprak ve ateş (sıcaklık-güneş) dört temel element cemre oluşumunda kendisini gösteriyor.
Nevruzun öncüleri, ilk belirtileri görünümünde. Güz aylarında teşekkül etmeye başlayan kırağı, bahar başlangıcında çiye dönüşü yor. Kılletten kesrete geçişin eşiği hükmünde.
Tabiat ile insanoğlu, dünya ile canlılar ne kadar çok benzeşiyor! Birine bakıyorsunuz, diğerini görüyorsunuz. Her birinin özünü oluşturan mükemmellik bu olsa gerek. Ayrıca hor kullanım hepsini yıpratıyor. Zamanın değerliliği kıvamında suyun devinimi, dönüşümü ise mevsimlerce yolunu alıyor. Her canlı rüşeym ve rayiha arayışıyla dağılıyor dünya tarlasına. Her bir canlının canında hep aynı dünya kâşanesi yatıyor. İliklerimize değin duyumsayacağımız baharın güzellikleri bizi çağırıyor. Bahara duyulan iştiyak; güneşi, taamı ve bereketi taşıyor. Güzellikleri seyre dalıp dimağları boca etmek dinlendiriyor ruhu. Daha çok güzün olgunlaşan aşk, baharda filizleniyor. Biliyoruz ki güneşi arzulayan su ve toprak ilkyaz havasında demleniyor.
Kuş sesleri cıvıl cıvıl/Günün ilk çamaşırları balkonlarda asılı/ Baharın ilk güneşi dolar pencereden/Sevdalar ağız tadında, baharda sevgili/Yatağında uyuklayıp şekerlenen sen/Yola koyulursun, ekmeğe ve aşa yeniden…
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.