///BU KİTAPTA YER ALAN TÜM MASALLARIN YAZARI DURMUŞ ALİ ÖZBEK'E AİT OLUP, YAZILI VE GÖRSEL, MEDYA ORGANLARINDA, TÜM DİJİTAL YAYINLARDA TELİF HAKLARI YASASINA UYGUN YAZARDAN YASAL İZİN ALINMADAN KULLAN...
Bir zamanlar, yüksek bir dağın doruklarına yakın bir yerde kurulmuş bir köy varmış. Bu köyün insanları birbirine saygılı, yardımsevermiş. Mutlu ve huzur içinde olan bu İzvit adlı köyde, herkesin sevdiği ve saygı duyduğu Kadir adında bir de semerci ustası yaşarmış.
Bu köyün aşağısı yamaç, lakin tarımın yapıldığı yerlermiş. Köylüler kaldırdıkları tüm ürünlerini evlerine eşeklerle taşıyarak ulaştırırlarmış. Eşeğin semeri, eşeğe uygun olmazsa eşek yükü taşımada zorlandığı gibi sırtı yara bere içinde kalırmış. Onun için Kadir ustanın yaptığı semerler sırtına konduğu hayvana tam uygun olur, hayvanın sırtında yara bere açmazmış.
Kadir Usta, yalnızca köydeki eşeklerin semerlerini yapmakla kalmaz, aynı zamanda gençlere sabır ve emekle çalışmanın ne kadar değerli olduğunu öğretirmiş. Atölyesi, köy meydanının hemen köşesinde, eski üzüm asması ağaçlarının gölgesindeymiş. Atölyeden yayılan deri ve talaş kokusu, köyün havasına karışırmış. Sabahın erken saatlerinde işe koyulan Kadir Usta, ince işçilik gerektiren semerleri özenle yapar, çuvaldız dikişleriyle her semere adeta imzasını atar gibiymiş. Onun yaptığı semerler o kadar sağlam ve rahat olurmuş ki, çevre köylerden bile insanlar ona gelir, semer yaptırmak için sıra alırlarmış.
Bir gün, köye uzak diyarlardan bir tüccar gelmiş. Tüccarın yanında, yorgun ve sırtında eski bir semer taşıyan bir eşek varmış. Tüccar, Kadir Usta’nın ününü duymuş ve eşeğine özel bir semer yaptırmak istemiş. Ancak tüccar sabırsızmış. “Bana hemen yarına kadar yeni bir semer yapabilir misin? Acelem var, yola devam etmem gerekiyor.” demiş.
Kadir Usta, tüccarın isteğini dikkatle dinlemiş. Sakin bir şekilde cevap vermiş: “Bir semerin sağlam ve uzun ömürlü olması için sabırla çalışmam gerekir. Aceleyle yapılan iş uzun süre dayanmaz. Eğer bekleyebilirseniz, size en iyisini yaparım.” demiş.
Tüccar bu sözlere sinirlenmiş. “Benim bekleyecek vaktim yok!” diye çıkışmış ve eski semeriyle yola devam etmiş. Ancak birkaç gün sonra, tüccarın eşeği yolda çöküp kalmış. Semeri eşeğin sırtından indirmiş, bakmış ki eşeğin sırtı yara bere içindeymiş. Tüccar pişmanlıkla gittiği yerden geri dönmüş ve Kadir Usta’dan yardım istemiş.
Kadir Usta, eşeği görünce çok üzülmüş. “ Ben sana dedim dostum.” demiş tüccara. “Bak eşeğin senin sabırsızlığından zarar görmüş. Ama merak etme, ona en iyi semeri yapacağım.” demiş. Ardından işe koyulmuş. Birkaç gün semeri dikmek için çalışıp, her detayı özenle işlemiş. Sonunda eşek için hem sağlam hem de rahat bir semer yapmış. Tüccar, yeni semeri görünce hayran kalmış. Eşek yeni semerle birlikte adeta güç bulup ve yola devam etmiş. Tüccar, Kadir Usta’ya teşekkür ederek, “Sabrın ve emeğin değerini bana öğrettin,” demiş.
Bu olaydan sonra Kadir Usta’nın ünü daha da yayılmış. İnsanlar onun yalnızca bir semerci değil, aynı zamanda bir bilge olduğunu anlamış. İzvit Köyünde ise Kadir Usta’nın sabır ve emekle ilgili öğütleri dilden dile anlatılmaya devam etmiş. Sabırla yapılan her işin sonunda mutlaka güzellikler olacağı yıllar boyunca nesilden nesile aktarılmış.
30.12.2024 Ankara Durmuş Ali ÖZBEK Eğitimci Yazar Kültür Bakanlığı Halk Şairi
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.