Büyülü Masallar Diyarı
( çocuk öykü kitabı)
Hüseyin TURHAL
Büyülü Masallar Diyarı’na Hoş Geldiniz!
Güneşin en parlak gülümsediği yerlerde, denizin en derin ve en renkli sularında, en sessiz ormanın kalbinde... İşte tam buralarda, senin için bir sır saklı.
B...
4. Gökyüzüne Tırmanmak İsteyen Taş: Minik Kaya ⛰️ 🌊 Dere Yatağının Altı Hızlı akan, şırıl şırıl sesler çıkaran bir dere yatağında, binlerce taş yaşıyordu. Bu taşların çoğu, hayatlarından memnundu. Büyük Kaya, yüzlerce yıldır yerinden kıpırdamamış olmaktan gurur duyar; Pürüzsüz Çakıl ise suyun onu cilalamasından hoşlanırdı. Ama aralarında Minik Kaya adında düz, gri ve biraz hayalperest bir taş vardı. Minik Kaya, her gün sadece aynı manzarayı görüyordu: yukarıdan hızla geçen su, bazen bir yosun parçası, bazen de bir balık kuyruğu. Oysa Minik Kaya'nın gözü hep yukarıdaydı. Dere yatağının hemen üzerinde yükselen, yemyeşil, bulutlara değecekmiş gibi duran Büyük Tepe'yi hayal ederdi. "Ah," diye iç çekerdi Minik Kaya. "Bir gün o tepenin en zirvesine çıkıp gökyüzünü, bulutları ve tüm ormanı görmek istiyorum!" Büyük Kaya, Minik Kaya'nın hayalini duyduğunda gürlerdi: "Saçmalık! Sen bir taşsın! Taşlar hareket etmez! Otur oturduğun yerde." Pürüzsüz Çakıl ise alay ederdi: "Hayal kurmayı bırak, Minik. Görevimiz sadece yerimizde kalıp suyun akışını izlemektir." Minik Kaya üzülürdü ama hayalinden vazgeçmezdi. 🌬️ Kanat'ın Yardımı Bir öğle vakti, Minik Kaya'nın yanına parlak, mavi kanatlı, küçücük bir Yusufçuk kondu. Adı Kanat'tı. "Neden bu kadar asık suratlısın, Minik Kaya?" diye sordu Kanat, ince sesiyle. Minik Kaya, hayalini anlattı. "Tepeye çıkmak istiyorum, Kanat. Ama yürüyemiyorum ve kimse bana inanmıyor." Kanat, hızla kanat çırptı ve Minik Kaya'nın etrafında tur attı. "Seni tek başıma taşıyamam," dedi. "Ama senin hayalin harika! Farklı düşünelim. Madem yürüyemiyorsun, seni yürütecek bir şey yapalım!" Minik Kaya'nın aklına bir fikir geldi. Dere yatağının kenarında, kurumuş, kalın bir ağaç dalı vardı. Etrafta ise suyun kopardığı uzun, esnek sarmaşıklar yüzüyordu. "Kanat!" diye bağırdı heyecanla. "Hızlı akan su bizi sürekli itiyor, değil mi? O zaman suyu bizim dostumuz yapalım! O dalı ve sarmaşıkları toplayıp bir sal yapalım!" Kanat, bu fikre bayıldı. İkisi hemen işe koyuldu. Kanat, güçlü çenesiyle sarmaşıkları kopardı ve dere kenarındaki dalın etrafına özenle bağladı. Minik Kaya'nın yüzeyi düz olduğu için, Kanat onu dikkatlice dalın tam ortasına yerleştirdi. İşte hazırdı: Suyun gücünü kullanacak, basit ama etkili bir Taş Salı! 🏔️ Zirveye Yolculuk Büyük Kaya ve Pürüzsüz Çakıl, yaptıkları şeyi gördüklerinde kahkahalarla güldüler. "Ne yapıyorsunuz? O bir taş kayığı! Çok komik!" Minik Kaya ve Kanat, onları umursamadı. Kanat, salı dereye doğru itti. Akıntı, dalı yakaladığı anda, hızla hareket etmeye başladılar! Minik Kaya şaşkınlık ve heyecanla bağırdı. Yıllardır yerinden kımıldayamayan o küçük, gri taş, şimdi dere yatağındaki diğer taşların yanından adeta bir rüzgar gibi geçiyordu. Sular, Minik Kaya'yı yavaşlatmıyor, aksine onu hayallerine doğru taşıyordu. Dere yatağı kıvrıldı, taşların arasından geçti ve nihayet Büyük Tepe'nin başladığı, suyun yavaşlayıp biriktiği çamurlu kıyıya ulaştı. Akıntı, salı yavaşça karaya attı. Kanat, son bir gayretle Minik Kaya'yı saldan aldı ve tepeye doğru uçtu. Minik Kaya, yosunlu toprağa tutunarak son birkaç metreyi tırmandı. Ve sonunda, zirvedeydi. Minik Kaya, nefesi kesilerek aşağı baktı. Manzara, hayal ettiğinden bile daha güzeldi! Aşağıdaki dere yatağı ince bir şerit gibi görünüyordu. Diğer taşlar küçücük noktalar gibiydi. Gökyüzü o kadar yakındı ki, bulutlara dokunacakmış gibi hissediyordu. Taşlar da Hayal Kurar Minik Kaya gülümsedi. "Teşekkür ederim Kanat. Başardık!" Kanat, yorgun ama mutlu bir şekilde Minik Kaya'nın üzerine kondu. "Sen başardın, Minik Kaya. Çünkü farklı düşünmeye cesaret ettin." Minik Kaya, diğer taşlara baktı. Orada, aynı yerde, yıllardır aynı manzarayı izliyorlardı. Minik Kaya, önemli olanın ne kadar hızlı hareket ettiğin değil, hayal gücünü ve yaratıcılığını kullanarak engelleri nasıl aştığın olduğunu anladı. Minik Kaya, o gün bugündür tepenin zirvesinde oturur. Dere yatağındaki taşlar, onu her gün uzaktan izler ve fısıldaşırlar: "Demek ki, taşlar da hareket edebiliyormuş... Sadece biraz yaratıcılık gerekiyormuş." Ve böylece Minik Kaya, diğer tüm taşlara hayal kurmanın ve sıradan görünen şeylerin bile ne kadar özel bir amacı olabileceğinin en güzel örneği oldu. Umarım bu hikaye de hoşunuza gitmiştir! Size özel dört güzel çocuk öyküsü yazdık. Şimdi ne yapmak istersiniz?
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.