Gece çökmüştü. Mahalle karanlığa bürünmüş, herkes evlerinde sessizce oturuyordu. Birden, mezarlık tarafından garip bir uğultu duyuldu. Rüzgâr sanki oradan başlayıp bütün sokakları dolaştı. Kapılar gıcırdadı, pencereler zangırdadı.
Kimi kadınlar korkuyla dualar okumaya başladı. Erkekler ise kahveden dışarı çıkıp mezarlığa doğru kulak kabarttı. Uğultunun içinde sanki bir ses vardı… Hacı Ahmet’in sesi.
“Beni unutmayın… Sevdamı yarım bırakmayın…”
Birden gök gürledi, şimşekler çaktı. Yağmur bardaktan boşanırcasına yağmaya başladı. Fırtına öyle şiddetliydi ki mahalledeki herkes kapılarını kilitledi, pencerelerden bakmaya cesaret edemedi.
Ama o geceyi görenlerin anlattıkları hep aynıydı: Mezarlığın üzerinde parlayan bir ışık… ve Hacı Ahmet’in gölgesi gibi duran bir siluet.
Zeynep Nisa o geceyi unutamadı. İçinde bir ürpertiyle beraber babasının fısıltısını daha net duymuştu: — “Kızım… yarım kalan sevdam, seninle tamamlanacak.”
Hacı Ahmet (küçük Ahmet) de aynı saatlerde evinde yatağa uzanmış, gözlerini kapatmıştı. Kulaklarında yine aynı uğultu yankılandı. Yüreği sarsıldı, gözleri yaşla doldu.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
