Kamil Hoca ağır bir ses tonuyla sözlerini sürdürdü: “Bak amca… Oğlun Hacı Ahmet ağır bir travma geçirmiş. İçinde biriktirdiği acılar zihnini zayıflatmış. Yüzde seksen akıl sağlığını kaybetmiş durumda. Bu şu demek; bazen gerçek ile hayali ayıramıyor, bazen kendini boşlukta hissediyor. Biz elimizden geleni yapacağız ama bu uzun bir yolculuk olacak.”
Ahmet’in babasının elleri titredi. Dizlerine vurup başını öne eğdi. “Eyvah oğlum… Ben sana sahip çıkamadım, derdini göremedim.”
Hoca sakin bir şekilde devam etti: “Suçluluk duymanın faydası yok amca. Şimdi yapman gereken tek şey, sabırlı olmak. Oğlunu yalnız bırakma. Onun yanında olduğunu hissettir. Biz ilaçlarla ve terapiyle destek olacağız ama asıl tedavi ailesinin sevgisi olacak.”
Yaşlı adamın gözlerinden yaşlar süzüldü. “Hocam… Ahmet benim tek dayanağım. Onu kaybedersem ben de yaşayamam. Ne gerekiyorsa yapacağım. Yeter ki oğlum yeniden gülsün.”
Kamil Hoca derin bir nefes aldı, elini yaşlı adamın omzuna koydu. “İnşallah amca, sabırla… İnşallah.”
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.