Bir akşamüstüydü. Fabrikadan çıkan işçiler kahvehaneye uğramış, çay eşliğinde sohbet ediyorlardı. Yusuf ve Gökhan da Ahmet’i yalnız bırakmamak için yanına almışlardı.
Başta her şey sakindi. Gökhan bir espri yaptı, Yusuf gülümsedi. Ahmet de gülmeye çalıştı ama gülüşü donuk kaldı.
Birden, yan masadan birileri yüksek sesle şakalaşmaya başladı. İçlerinden biri, farkında olmadan Aygül’ün adını andı. “Bizim Aygül de Almanya’ya gitmiş ya, oradaki işlere bak…”
Ahmet’in yüzü bir anda buz kesildi. Kalbi yerinden çıkacak gibi atıyordu. Çayı elinden düşürdü, bardak yere çarpıp parçalandı.
Herkes sustu.
Ahmet titreyen sesiyle bağırdı: “Susun! Onun adını ağzınıza almayın! Siz ne bilirsiniz ki? Ne yaşadığımı, ne çektiğimi nereden bileceksiniz!”
Yüzü kıpkırmızı olmuştu, nefes nefese kalmıştı. Sonra birden gözlerinden yaşlar boşaldı. Sandalyeden kalkıp masaya yumruğunu vurdu. Ardından kimseye bakmadan dışarı fırladı.
Yusuf ve Gökhan peşinden koştular, ama Ahmet sokak lambalarının altında, karanlık ara sokaklara doğru kaybolmuştu. Arkasından sadece kırık dökük bir çığlık kaldı:
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.