Kişi, ilgilendiği alanda sürekli aynı konuları ele aldığı zaman, muhattabı kendisini anlamakta zorluk çekiyorsa, Mevlana Celalleddin’in, “Kişi ne kadar bilgi sahibi ise, bilgisi karşısındakinin anlayabildiği kadardır.” manasındaki sözü ile kendisini sınırlandırır.

Şehir Araştırmaları Merkezi, her şehirde kurulmuş olsa, ileride ne derecede faydalar ortaya çıkartacaktır ve şehirlerin kimlikleriyle ilgili bu güne kadar bildiğimiz çok bilgi, yerini doğrulara bırakacaktır. Özellikle gittikçe artan bilgi kirliliğinin ortadan kalkması ve şehrin dolayısıyla şehirlerin tanıtımı ve tanınması, hem tarihe hem kültüre hem medeniyete büyük bir hizmettir.
Şehir Araştırmaları Merkezi’nin oluşumuyla birlikte ülke çapında her şehrin beraber hareketi söz konusu olursa, her şehrin senede en az bir sayılık bültenle çalışmalarını meraklı olanlara sunması söz konusu olur.
Şehir Araştırma Merkezinin her ildeki sürekli kalacağı bir mekânın sağlanması hususunda on gönüllünün bir araya gelerek, yer temini istenilen özellikte olmayacağı için, mutlak surette o şehrin maddî destek sunacak iş adamları olmalıdır. Bizim tavsiyemiz, konunun muhattabı olarak, yer temininde Vakıflar’a ait tarihî mekânların uuzn süreli olarak kiralanmasıdır. Zaman içinde Şehri Araştırmaları Merkez, yeterli imkânlara sahip olduğunda kendisine ait yeri sağlayacaktır.
Şehir Araştırmaları Merkezi’nin kurulması öncesinde önemli materyalin aşağıda belirttiğimiz başlıklara göre temini önemlidir:
1-Gazete Kolleksiyonları,
2-Dergiler,
3-Eski ve yeni fotoğraf Albümleri,
4-Şehir hakkında yazılmış eserler,
5-Şehirle ilgili yerel basın dışında yayınlanmış makaleler,
6-Seyyahların şehir hakkında seyahatnamelerinde belirtikleri bilgilerin toplanması,
7- Şehre ait yemek çeşitlerinin bilgi ve fotoğraf olarak belgelendirilmesi,
8-Şehre dair hazırlanmış belgeseller/ kamera çekimleri,
9- Şehrin dününü ve bugününü karşılaştırma, bu alanda şehrin yaşlılarıyla görüşmeler,
10-Şehre ait folklorik öğelerin bir aray getirilmesi,
11-Şehirle bütünleşmiş el sanatları örnekleri,
12- Şehre dair yıllıkların bir araya toplanması,
13-Tarihi eserlerin tespityi, fotoğraflandırılması, bilgi toplama çalışmalarının yapılması,
14-Turistik gezi alanlarının belirlenmesi,
15-Şehrin tarihî geçmişindne bu güne gelişimi.
Bu liste uzayıp gider, açıkçası. Her hafta yeni bir madde ve teklif edilen tavsiyeler.
Yukarıda yer alan maddelerin gereğinin yapılabilmesi için de on kişilik müteşebbis-girişim grubu-komisyonu, çalışmalarını sürdürmeli, ellerindeki materyali şekillendirmeli ve böylelikle taleplerini kurumlara ve kuruluşlara sundukları zaman, somutlaştırdıkları isteklerini dile getirebilmeldir.
İstemesini bilmedikçe kişi, böylesi durumlarda iki-üç kişinin gücünü aşan hizmeti ifa edebilmek zor. Elbette kimisinin kendisince haklı talepleri de olacaktır, bu arada.
Şehir Araştırmaları Merkezi, her ilde kurulduğunda belki de kendi şehrimde böyle bir merkezi halen tahayyül edeceğim. Olsun, varsın, ülkenin dört bir yanında bu merkezler kurulsun, gelişsin.
Merkezi önemsiz görenler, yarın açılışlarına katılırlarsa duyacakları mahcubiyeti dile getirecek miyiz? İnsanoğlu, çiğ süt emmiştir. Şimdiden söylemekte fayda vardır; bu belli olmaz!...