20
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2161
Okunma

Adımını nereye atarsan at artık eski yerinde olmuyorsun ya, bana asıl koyan mesele bu! Muhafazakarlık dediğin böyle bir şey işte, gerisi boş. Ama iddia ediyorum değişim kendini tekrarlıyor, saçma ama doğru. Doğrular çok sıkıcı değil mi?
Kullanmadığım kelimeleri bir yerde saklayıp ihtiyaç sahiplerine verebilir miyim onu düşünüyorum. Her insanın farklı kelimelere ihtiyacı var çünkü. Her kelimenin de farklı insanlara...
Rüyalarım son buldukça hatalarımla yüzleşiyorum. Daha açık anlatmam gerekirse; Bugüne kadar hep kendimi kandırmışım. Hangisi daha edebi oldu buna sen karar verirsin. Hayat bunu düşünmeye bile fırsat vermiyor nasıl olsa. Sen de bir gün pes edeceksin. Hem de kendini en güçlü hisettiğin anda... Emin ol hayat en çok bunu yapmayı sever.
Öğütlerden nefret ediyorum. Ama sen bana benzemezsin (değil mi?)
Bir türlü içine sinmiyor yaşadığın hayat, daha iyisini nasıl yaparım derken bakıyorsun ölmüşsün. Demek ki ne olursa olsun yaşadığına -kötünün iyisi- diyeceksin. (Yersen...)
Ama bunlar büyük şeyler, hayat asla bu değil.
Küçük... Çok küçük şeylerden bahsetmek lazım. Çayını bir buçuk şekerli içiyorsan, eline aldığın ikinci şekeri tam ortadan ikiye ayırabilmenin verdiği mutluluk gibi. Evet kardeşim mutluluksa bu da mutluluk. Hodri meydan diyorum. Senin mutluluklarına karşı benim mutluluklarım.
Artık aşkın bile kısası makbul ya, ağlamalarımız bundan uzuyor. Milenyum çağı en çok bize dokundu. Devir, aşkı iplemeyen geniş ağızlı, pis gülüşlü lavukların devri. Devran döner mi bir gün bilmiyorum. Bu saatten sonra ne fark eder ki? Ama mutluyuz herhalde ya... Di mi? Hani filmde diyor ya: ’Mutlu muyuz be Sadık?’ Hakikaten mutluyuz be...
Yeri gelmişken yine çok basit ama doğru bir tespitimi paylaşmak istiyorum. Belki işine yarar. Herhangi bir ekran... Televizyon olabilir, bilgisayar olabilir... Eğer ekranındaki tozları zamanında almazsan izlediğin hiçbir şeyi pürüzsüz göremezsin. Ha bu tespitten hayata dair bir çıkarım yapar mısın bilemem. Ama bu haliyle bile işe yarar, temizlik adına...
Yaşamak bazı şeyleri göze almaktır, seve seve:) Bundan kaçarın yok. Yaşadıkça eksileceksin, büyüdükçe azalacaksın. Hayatın raconu böyle. Misal şu yediğimiz karışık tostun malzemesinden çalınmıştır mutlaka. Ya kaşarı ince kesilmiştir, ya sucuğu... Demek istediğim karışık tostumuzu keyifle yiyorsak, şimdilik bu hırsızlığı görmezden gelelim.
Ben internette iyi bir gerilim filmi arıyorken sen neden televizyonda çizgi film arıyorsun? Hangimiz daha korkak buna bir karar verelim. İkimizin ergenliğini de Harika Avcı, Ahu Tuğba ve Banu Alkan üçlüsü kemirdi. Mesela ben bu yüzden beğenilerime hiç güvenmiyorum. Bugüne kadar iltifat ettiğim kadınlardan özür dilerim belki de onlara hakaret etmiş oldum. Ama bunun suçlusu ben değilim.
Her neyse lafı fazla uzatmak istemiyorum, son bir şey ekleyip gideyim. Birbirine benzeyen insanlarla birbirine benzeyen hikayeler yaşarsın. Kendini fazla zorlama. Hikayenin genetiğiyle oynama. Bundan en çok sen zararlı çıkarsın. Görüşürüz.
kıyıdaki adam