Hayat hızla akıp gidiyor.Zamanı durdurmak ne mümkün.Günün koşturması içerisinde ayların yılların nasıl geçtiğini anlayabiliyor muyuz?Her şey su gibi akıp gidiyor gidiyor gitmesine de bari sen gitme!
Gitme hemen öyle ! Geçerken bir soluklan şu kırık kalpler sokağında,yaslanıp da gönül geçitine uzat ayaklarını.Az ilerisi gözyaşı nehri.
Bak ! Oltanın ucunda hatırılar can çekişiyor,tanır mısın bilmem şu fotoğrafı?
Tarihsel bir bakış atmışsın sevdana.Dün gibi günün gibi yarının gibi sevmişsin beni.Bir başka fotoğrafta çocuk olmuşum,uçurtmalar uçuruyorum soluğunda.
Rüzgarın çelme takışı korkutmamış beni.Yüreğinin tepesinde poz vermişim,bir yanımı uçurumdan sarkıtıp diğer yanımı yamamışım sana.Ağzım kulaklarımda.
Bir kayanın üzerinde avazım çıktığı kadar bağırmışım.Adını ezberlemişim sonra.Yankısından önce koşup gelmiş, sarılmışım sana.Sesimi tanımamışım kendi kendime,aksini kıskanmışım.Güya yemiş bitirmişim kendimi,iğne ipliğe dönmüşüm.
İpini kaçırmışım uçurtmanın.Kelkit Çayına takılmış ,balıklara yem olmuş çocukluk oyunlarım.
Bir ümit kirpiklerine salıncak kurmuşum,bebe olmuşum kundaklamışsın beni.Üvey ninniler söylemişsin kulağıma.Bir kaşık bal çalmışsın ağzıma,susmuşum.Sallamış uyutmuşsun tatlı tatlı.Ellerim gevşemiş ,tutunamamışım kirpiklerine, yüreğine düşmüşüm.
Düşmüşüm yüreğine.
Hadi şimdi git ve bir daha geçme yüreğimden.