Düşünüyorum da; bu zaman denilen şey’in bir cinsiyeti olmuş olsa idi kesinlikle kadın olurdu. Adını biliyorsun ama neresinde olduğunu, ne kadar böyle sürüp gideceğini veyahut ne çabuk gelip, geçtiğini anlayamıyorsun. Arkana baktığında oldukça fazla kadın geçmiştir, oldukça zaman. Ama ne anlam verebiliyorsun ne de hatırlamak istiyorsun.
Yani diyeceğim, çok gidenler oldu. Belki anlam veremediler, belki de hatırlamak istemediler. Bazıları da tadını çıkarttı kim bilir… Ama sadece gittiler.
(Birazda zaman tarafından bakalım)
- Gelip, geçtiler hep ben kaldım. Onlarda hep bir umut oldum. Geldiler, geçtiler, beni hatırlamadılar. Ben kendimi hatırlatmaya çalıştım sadece. Uzun oldum, çok çalışmalarını, başarmalarını istedim. Bazen sevdiler, bazen kısalttılar ömrümü ama hep gittiler…

Anlaşılacağı gibi mutlu bile olsan, mutsuz bir olgunun içinde kayboluveriyorsun.
Bir gün uyandım ve lanet ettiğim tek şey zamandı. Hayatım alt üsttü, hiçbir şey yerinde değildi. Acı vardı, öfke vardı ama hiç sevgi yoktu. Küçülen bir şeyler vardı. Gözümde küçülen… Dostlarım, arkadaşlarım, sevdiğim… Küçücük olmalarını, zamanın onları yutmasını istedim bir an. Ki öyle de oldu.

- Dilediğin oldu. Çünkü ben o sırada seviliyordum. Hemcinsimi korudum o kadar!
+Umarım bir gün aldatılmış hissedersen kendini, beni sana ayak uydurabilmem için yok et. Eğer kısaltırsan, taşıyamam.
- !...

Sonra küçülen şeylerden, bir şeyler almak istersin. Çünkü zaman o an seviliyordur ve sana büyük güç verir. Bazen umursamazlık, bazen intikam ve bazen de seninle oynamak ister, çünkü o çocuk olmadan kadın olmuştur. Bunun için de özlem verir.
Bir gün uyandım ve düşündüğüm tek şey intikamdı. Ve ben çok hırslıydım. Oldu da. Hayatım düzendeydi. Çünkü artık geçmişe dair kimse yoktu. Bir ay içerisinde tüm hayatım değişmişti. Bir şeylerin izi vardı. Zamanın… Zaman yanağımdan öpüp, cebime bir kart bırakmıştı. Gelecek için yazan, bir telefon!
Umursamadım.
O beni buldu ama ben umursamadım. Zaman hep yanımdaydı. Birlikte güzel işler yaptık. Onu sevdim, uzundu, her şey uzun sürüyordu. Olumluydu. Haddin den fazla iyi.
Bir şeyler düşündürmeye başladı sonra. Çünkü yenilik istiyordu. Onu anlayamazdım, ne istediğini, ne demek istediğini.

- Karta baktın mı?
+Evet
- Ne yazıyordu?
+Bir telefon
-Aradın mı?
+Hayır
-Neden?
+Korkuyorum
-O zaman beni sevmiyorsun…
+ !...
Garip hissetmeye başladım. Numara umurumda değildi. Durup durup düşünmeye başladım. Ardından aradım. Niye aradığımı bilmeden. Sesi durunca irkildim, zaman benim için onu seçmişti. Oldum olası bayanların seçimlerine saygı duyarım, zevklidirler. Üç ay oluyor ve zaman oldukça uzun, kendine bakıyor, çok güzelleşti. Çünkü onu seviyorum.

- Çünkü onu seviyorsun.

Zamanı sevin, unutmayın o kısa değildir. Geri dönmesini de bilir. Sadece mutlu etmeye çalışırken, onu anlamaya çalışın. Belki bir gün sizi de yanağınızdan öpüp, cebinize bir kart iliştirir. Çünkü zaman iyidir ve sevilmeyi hak eder. Severseniz bir ömür sizindir, sevmeyebilirsiniz lakin alternatif ararsanız işte o zaman sizi yok eder. Zamana kapılın ama paçayı kaptırmayın derim, ben :)


buradan ulaşabilirsiniz /rubyrainpretty